1912

5 mayıs – 22 temmuz 1912

 

V. Olimpiyadlar STOKHOLM

 

Açılışı yapan : Kral V.Gustav

Katılan ülke sayısı:28

Katılan sporcu sayısı: 2,547 ( 2,490 erkek-57 bayan )

En çok madalya kazananlar

Vilhelm Carlberg             ( İsveç-Atıcılık)        3A 2G                    Toplam 5

Hannes Kolehmainen      ( Fin.-Atletizm )        3A 1G                   Toplam 4

Eric Carlberg                   ( İsveç –Atıcılık)       2A 2G                   Toplam 4

Johan H.Von Holst         ( İsveç-Atıcılık )        2A 1G 1B                Toplam 4

     Carl Osburn                    ( ABD-Atıcılık)         1A 2G 1B                Toplam 4

     Alfred Lane                     ( ABD-Atıcılık)         3A                       Toplam 3

 

    Diğer 19 sporcu 2’şer altın madalya kazandılar.

 

YILIN OLAYLARI

Yılın en büyük haberi,”Batmaz” diye tanıtılan Titanic yolcu gemisinin, hem de ilk seferinde buzdağına çarparak Atlantik’in derinliklerinde kaybolması olabilirdi. Ama bazı ülkelerdeki karışıklıklar ve Avrupa’nın dev ülkelerinin Balkanlar’daki olaylara karışmaları ve yeni yörelere sahip olma emelleri, sanki iki yıl sonra I. Dünya Savaşının provası oldu.Bulgarlar ve Sırplar,Osmanlı hükümetine karşı seferberlik hazırlıklarına girerken. küçük Montenegro Bab-ı Ali’ye savaş ilan etti.Makedonya’daki yönetimi biraz rahatlaması konusundaki Batılı ülkelerin baskılarına karşı koyan Osmanlı yönetimi, Bulgaristan ve Sırbistan’la savaşa başlarken,İtalyanlarla Lozan’da masaya oturdu ve Kuzey Afrika sahillerinde İtalyanlar’a verilen kara parçası karşılığında 12 Ada’nın sahibi oldu. Aralık sonunda Londra’da yapılan sulh anlaşmasında savaş sona ererken Sırbistan’ın Adriyatik’e ulaşabilmesi amacıyla,Arnavutluk’a egemenlik hakkı tanındı.Akmanya’da Sosyalistler Reichtag’da çoğunluğu kazandılar,İngiltere’de bir işçi sendikası lideri,orduyu isyana teşvik suçundan tutuklandı.Amerika,ülkeye gelen muhacirlerin artması üzerine, gelenlerin okuma yazma bilmeleri koşulunu koydu.Çin hükümetinin Tibet’te bağımsızlığını açıklayan isyancılara karşı kuvvet kullanması, İngilizler tarafından durduruldu. Aralarındaki savaşı bir tarafa bırakan Ruslar ve Japonlar, Mongolistan ve Mançurya’daki kendi etki alanlarını saptadılar.


İsveç spor yetkilileri,1896’dan beri olimpiyatların Stockholm’de yapılmasını önermişlerdi. Türlü nedenlerle, oyunlar başka kentlere verilmiş, acı olaylar yaşanmış ve zedelenen imaj,1908’de Londra’da biraz düzelmişti. Stockholm, her bakımdan bundan önce yapılan organizasyonlardan çok daha mükemmel, kuralların kesinlikle uygulandığı ve o zamanki ileri teknolojinin kullanılması ile elektrikli kronometre ve ilkel de olsa foto-finiş aletinin de devreye sokulduğu bir yer oldu.

İsveçliler, Olimpiyatlar için yepyeni bir stat yaparken, koşu pistini sadece 393 metre olarak saptadılar. Programdaki spor yarışmalarının zamanında yapılması ve İsveçli kızların jimnastik gösterileri Olimpiyatlara bir canlılık ve yenilik getirdi.

Bu arada, IAAF diye adlandırılan Uluslar arası Amatör Atletizm Federasyonu, Stokholm’de kurallara uygun yapılacak en iyi derecelerin ilk Dünya Rekoru olarak resmen kabul edileceği kararı aldı.

Toplam 102 spor branşında 300 madalyanın çeşitli ülkelerden gelen sporculara dağıtılmasına rağmen, Stockholm’de iki müthiş şampiyon, rahatlıkla tarih sayfalarına geçebildiler.

Amerikalı Jim Thorpe ve Finli Johann es Kolehmeinen, sergiledikleri üstün kabiliyet, güç ve azimle, rakiplerinden kolayca sıyrıldılar.

Jim Thorpe, baba tarafından biraz İrlanda, ana tarafından biraz Fransız kanı taşıyan bir kızıl dereli idi. Asıl adı,”Işıldayan yol” anlamına gelen Wa-Tho-Huck olan Thorpe, Amerika’da beysbol, Amerikan futbolu oynamış, atletizm yapmış gayet başarılı bir atletti. Stockholm’de ilk kez programa alınan ve uzun atlama, mızrak ve disk atma,100 ve 1,500 metre koşularından oluşan Pentantion ( beşli yarışma) ve bildiğimiz Dekation yarışmalarına katılacaktı.

Thorpe, bu yarışmalara ilaveten uzun ve yüksek atlama yarışlarına da katıldı. Katıldığı ilk yarışma,7 Temmuzda tek bir gün içinde yapılan Pentation oldu. bu yarışmada tüm rakiplerini büyük farkla geçerek altın madalya kazanan Thorpe, ertesi gün atlamaya girdi ve 4,oldu. Bir hafta sonra başlayan Dekation yarışmasında da çok büyük farkla altın madalya kazandı. Bu arada Dekationun ilk gününde katıldığı uzun atlamada da 7, oldu.

Thorpe’un Dekation’daki derecesinin kıymetini anlamak için, bu rekorun ancak 16 yıl sonra yenilebildiğini ve 36 yıl sonra,1948’de yapılan Londra olimpiyatlarında bu derecelerle bir gümüş madalya kazanılabileceğini hatırlatmak yeterlidir.

Yine, günümüze kadar gelen bir efsaneye göre, Thorpe’a madalyalarını veren İsveç kralı,”siz Dünya’nın en büyük “atletisiniz” dediği zaman, bu muhteşem şampiyonun sadece “sağ ol kral” dediği söylenir.

Thorpe, Stockholm’de herkesin tanıdığı, sevdiği ve saydığı bir şampiyon oldu. Fakat 1913 yılında bir gazeteci, Thorpe’un 1911 yılında ufak bir ücret karşılığı yarı-profesyonel olarak beysbol oynadığını yazınca, amatörlüğü körü körüne inanmış Amerikalı spor yöneticileri hemen ayaklandılar, Thorpe’un elinden olimpiyat madalyalarını aldılar ve IOC’den özür dileyerek madalyalarını geri yolladılar.

Olimpiyatları ellerinde tutan kişileri protesto etmek amacı ile,Thorpe’un arkasından Dekationda ve Pentationda ikincilik madalyası almış olan İsveçli             Hugo Wieslander ve Norveç’li Ferdinand Bie,IOC tarafından kendilerine gönderilen olimpiyat altın madalyalarını kabul etmediler.

Thorpe olimpiyatlardan sonra bir müddet spor yaptı.

Sonraları,parasız kalarak amele olarak çalıştı.baın bir süre sonra Thorpe’u buldu.hakkında yazılar yazıldı.Los Angeles’deki 1932 olimpiyatları açış konuşmasını yapan ve kendiside Kızıldereli kanı taşıyan Amerikan Başkan Yardımcısı Charles Curtis Thorpe’u Şeref Locasında konuk etti ve oyunlar süresince olimpiyat yarışmalarını onunla birlikte seyretti.

Thorpe’un amatörlük vasfının geri verilmesi konusunda spor çevrelerinin ve basının tüm çabaları boşa çıktı.

 

 

Stockholm, çok sayıda ülkenin en iyi sporcularının katıldığı ve sporun kurallara bağlandığı bir yer oldu.

   

 

  İsveç kralı oyunları açarken, IOC üyeleri de resmi giysi ve üniformaları ile ardında yer aldılar.

 

 Açıkça yazılmasa dahi,Avery Brundage adlı bir Amerikalı spor yöneticisinin Thorpe olayındaki olumsuz tavrı dile getirilir.bazı yazarlara göre,1912’de Thorpe’un takım arkadaşı olarak Pentation ve Dekation’da yarışan Brundage bilinmeyen bir nedenle ve ısrarla bu çabalrı önlemişti.bazı yazarlar bunu,Brundage’nin Pentation’da ancak 6,gelmesive Dekation’da yarışmaları tamamlamadan çekilmesine bağlarlar.başka yazarlar ise,Brundage’ın çok katı bir amatörlük kavramına inandığını ve bu yüzden takım arkadaşının adının temizlenmesi,rekorlarının ve şampiyonluklarının tekrardan kabul edilmesi ve madalyalarının geri verilmesi konularında gayet kesin ve olumsuz bir davranış koyduğunu iddia ederler.

Aslında Brundage 1920’lerden itibaren Amerikan sporcunun başında bulundu.1930’lar ortasından 1952’ye kadar Amerikan olimpiyat Komitesi Başkanı olarak çalıştı ve 1936’dan itibaren IOC üyesi,1952-1972 arasında da IOC Başkanı olarak dünya sporunda gayet katı bir amatörlük ilkesi uygulayarak tüm kararlarda etken oldu.

Ama,Brundage’dan sonraki zamanlarda,devir artık değişmişti ve 1973’te Amerikan Milli olimpiyat Komitesi,Thorpe’un amatörlüğünü tanıdı ve 10 yıl sonrada IOC bu büyük şampiyonun tüm haklarını geri verdi ve kazandığı madalyalarını Thorpe’un üç oğlu ve dört kızına teslim etti.

Fakat ne yazık ki Thorpe 1953 yılında,geçirdiği bir kalpo spazmı sonunda ölmüştü.

Stokcholmün ikinci yıldızı olarak tüm yazarlar Finli atlet Johannes Kolehmainen gösterirler. uzun mesafe koşularında olimpiyatlarda uzun yıllar sürecek bir Fin hegemonyasının temellerini atan Kolehmeinen 5,000 ve 10,000 metrelerde ve 12 km kros yarışmasında üç altın madalya kazandı. bu şahane Finlinin 5,000 metredeki Dünya Rekoru 10 yıl dayandı ve ancak 1922 de Paavo Nurmi tarafından 1 saniyelik farkla yenilenebildi. Kolehmeinen sekiz yıl sonra yapılan Anvers oyunlarında da ortaya çıkacak ve maratonu kazanacaktı.

Stockholm olimpiyatlarını konu alan her yazı veya kitap birde Hawaii asıllı Amerikalı yüzücü olan Duke Kahanamuklu ya yer ayırır. ingiltere Kraliçesi Victoria’ın oğlu olan Edinburg Dükünün Hawaiiye gelişi sırasında doğan ve babası tarafından Duke diye isimlendirilen bu esmer tenli cana yakın ve süratli yüzücü yüzme havuzlarının en çok sevilen ve sayılan bir şampiyonu oldu.

Stolcholmde geçen bir olay ve jürinin aldığı akıl almaz bir karar bu sporcunun değeri konusun da bir fikir verebilir. Duke ve takım arkadaşı iki Amerikalı yüzücü, serilerinde başarılı yüzerek finale kaldıklarında inanmışlar ve onlardan habersiz yapılan yarı finallere katılmamışlardı. juri 100 metre serbest finalinde Duke’ünde olması gerektiği inanarak, onlar için ilave bir yarı-final yapılacağını ve belirli bir derecenin altında yüzerlerse finale kalabileceklerini bildirdi. Duke bu yarışı istenen derecedense süratli yüzdü ve finallide kazanarak olimpiyat şampiyonu oldu. Sekiz yıl sonra anversde gene aynı mesafede altın madalya alan duke,1924 paris oyunlarında Ancak johny weissmuller’in gençliği, dinanizmi ve sürati ile baş edemeyerek, gümüşMadalyaya razı olacaktı.

 

 

 

Mesafe koşucularında uzun yıllar adlarını duyuracak olan Finli atletlerin ilki olan Hannes Klohmainen, pistlerde fırtına gibi esti.

   

 

Syotholm'ün yıldızı Amerikalı Jim Thorpe oldu. Dekatlon'da 10,Pentatlon'da beş, uzun ve yüksek atlama ile tam 17 ayrı yarışmaya katılan ve 2 altın madalya kazanan Thorpe, 1950'de yapılan bir ankette, yarım yüzyıl'ın "En Büyük Şampiyonu" olarak seçildi

 

Başka bir spor dalında ise ilginç olaylar yaşanıyordu. Zamanın kurallarına göre yapılan güreşlerde rakibin tuşlanması gerekiyordu. Bu nedenle, birbirini alt edemeyen güreşçiler bir fırsatını bulmak için işi uzatmak istiyorlardı. Bir yarı-finalde, dokuz saat itişip kakışan güreşçilerden bıkan hakemler, her ikisini de birer gümüş madalya vererek sonuca varmışlardı.

Başka bir yarı finalde ise 11 saat 40 dakika sonra galip gelen güreşçi ertesi gün yapılan finale yoğunluğu nedeniyle çıkamamasına rağmen gümüş madalya aldı.

En Çok Madalya Kazanan 10 Ülke :

                                   A       G         B

Amerika                    25       18       20

İsveç                         23       24       17 

İngiltere                     10       15       16

Finlandiya                   9          8         9

Fransa                        7          4         3

Almanya                     5        13         7

Güney Afrika              4          2         0

Norveç                       3          2         5

Macaristan                  3          2         3

Kanada                       0          1         0

 

 

Yayına Hazırlayan : Feyzullah ÖZTÜRK