ANTRENÖRLERİN BESLENME BİLGİ ve ALIŞKANLIKLARI

Doç Dr. İbrahim YILDIRIM, Işık BAYRAKTAR

 

 

 

 ÖZET

    Bu araştırmada,Türkiye’nin atletizmde ileri gelen Ankara,İstanbul ,İzmir, Zonguldak, Sakarya, Trabzon illerinde görev yapan atma,atlama ve sprint branşlarındaki antrenörlerin, sporcu beslenmesi konusundaki bilgi ve alışkanlıklarını belirlemek amacıyla yapılmıştır.

    Araştırma grubundaki antrenörlerin beslenme bilgi ve alışkanlıklarını tespit etmek amacıyla 30 sorudan oluşan anket uygulanmıştır.

    Araştırma grubunun yaş ortalaması 40.6,antrenörlük yaptığı yıl ortalaması da 13.2 olarak belirlenirken,eğitim seviyelerine bakıldığında çoğunluğun beden eğitimi veren akademi,bölüm veya yüksekokul(%60)mezunu olduğu tespit edilmiştir.Araştırma grubundaki antrenörler, müsabaka öncesi son öğün içerisinde bol proteinli gıdaların olmaması(%90)ve son öğünüre müsabakadan 3 saat önce alınması gerektiğini(%88)belirlemişlerdir. Ayrıca bu öğünde, sporcuların karbonhidrat düzeylerinin yükseltmek için,büyük oranda (%88)makarnanın tercih edildiği tespit edilmiştir. Araştırma grubu,%54.6 oranıdır sporcularına müsabakadan bir saat önce içecek olarak kahve verdiklerini belirtmişlerdir.Kısa mesafe sürat koşularında enerji metabolizması olarak yağların kullanılmadığı(%90) ve bir fiziksel aktiviteye başlanıldığında öncelikle şekerin ön planda kullanıldığını (%84)belirten antrenör çoğunluktadır. Karbonhidrat yükleme uygulamasında da antrenörlerin beklentileri ağırlıkla (%86), sporcuların glikojen depolarında boşalmaların gecikmesi yönündedir.

    Araştırma grubunun yarıdan fazlası (%64), sporcularına vitamin tabletlerini kullandırmaktadır. Kullanılan vitaminler ise; %27.8 kompleks vitaminler, %25 oranında vitamin B ve %23.6 oranında vitamin C olduğu bulunmuştur. Protein tozu kullandıran antrenörler(%28)arasında kullanış amacını;protein ve amino asit açığının karşılanması olarak belirtenler, %50 oranındadır.Araştırma grubunun önemli bir bölümünde (%68), doping içeren maddelerin performansı artırsa bile zararlarının fazla olabileceği görüşü yaygındır. Ellerinde bütün imkanlar olduğunu varsayarak, sporcuların performansının artırmak için doping içeren maddeleri kullandırmak isteyen antrenörler azınlıktadır.Bu antrenörlerin çoğunluğu(%42.9),sporcuların eşit şartlarda yarışmasını istedikleri için doping içeren maddeleri verebileceklerini belirtmişlerdir.

    Yapılan bu araştırmada;atletizm atma,atlama ve sprint branşlarındaki antrenörlerin,sporcu beslenmesi konusunda genel olarak bilgi seviyeleri iyi olmasına rağmen,az olsada bazı besinlerin alımı ve özellikle farmakolojik ajanlar konusunda yetersiz ve yanlış bilgiler gözlenmiştir.

     Anahtar Kelime : atletizm, antrenör, beslenme, vitamin, doping

 

     ABSTRACT

   The purpose of this study, was to assess nutritional habits and knowledge on athlete(jump,throw,sprint branch)who trained with a tranier that lived and dutied. Ankara,İstanbul,izmr,Sakarya,Trabzon

   A questionnaire which includes 30 querstions related to nutritional knowledge and habits of traniers in research group.

   Subjects mean age,trainer age were 40,6 years:13,2 years respectively.when we look educations level of these trainers ost of them (%60)were graduated from pyshsical education and sport high school.

   The trainers who were in studys group pointed out the before competition (%88).Besides by last meals,to increase their carcohydrate level they pretered(%88)macaroni.%54.6 of study group pointed out that they gave coffee for a drink to the athletes one hour the compeitions.Most of the trainer stated that by sprint running the caly use sugars for energy (%84).Most of the trainers stated that (%86)during the competition the decreasing of the tank of the glykojen was very late.

    More then half of the study group(%64)gave to athlete vitamne pills.The drugs which were used to:%28.8 comple vitamins,%25 vitamin B and %23.6 vitamin C.The trainers target who used the protein powder(%28)was to increase protein and amino aicds (%50).An important section of the study group (%68)stated that the elements which include doping is very harmful even it increases performance.It is not too much (%24)when the supposed all the things are possitive,the trainers who used to drugs which includes doping.Most of these trainers(%42.9)can used to doping because of equality.

   As a result of this study;throw,jump,dprint branches of athletes trainers are good general knowledge level about sports nutrition.But very low level taking some nutrition’s and their pharmacologic agency the trainer don’t have enough  knowledge even some have wrong knowledge.

     KEY WORDS:Athletics,trainers,nutrition,vitamin,doping. 

 

 

   GİRİŞ

    Beslenme ve insan gücü arasında önemli bir ilişki söz konusudur.Beslenme ve güçlülük arasındaki ilişki eski yunan devrinde olduğu gibi sporun ilk örgütlenmesi çağlarında da bilim adamlarınca belirtilmiş ve bu konu üzerinde önemle durulmuştur.

    Konu spor olduğunda beslenme kavramı özel bir anlam kazanır.Beslenmenin performansı ve başarıyı etkileyen faktörlerden biri olduğu öteden beri bilinmekte ve beslenmenin sportif performans üzerinde etkileri konusunda bu güne kadar yapılmış bir çok araştırma bulunmaktadır.

    Sporcularda enerji harcaması yapılan spor dalına göre değişiklik göstermek üzere,normal bir kişiden 2-3 kat daha fazla olmaktadır.Bu enerji gereksinimi aynı spor dalında,farklı ülkelerde veya aynı ülkelerde ayrı antrenörlerin antrenman programlarına göre değişiklik gösterebilir.

    Atletik performans,dengeli beslenme ile gelişme gösterirken yetersiz beslenme ile de düşüş göstermektedir.Sporcu diyetindeki temel ilke;yarış ve antrenmanlar sonucu artan enerji ve diğer besin gereksiniminin yeterli ve dengeli bir diyetle karşılanmasıdır.

    Sporcu beslenmesi,önemli ölçüde yapılan spor dalı özelliklerine ve antrenman çeşidine bağlı olması dolayısıyla antrenörü ön plana çıkarmaktadır.Yapılan araştırmalarda sporcuların dengeli beslenme bilgi düzeylerinde ve ilgili uygulamalarında yetersizliklerin büyük ölçüde;antrenörlerin eksik ve yanlış yönlendirme kaynaklı olduğu belirlenmiştir.Ancak sporcu beslenmesi konusunda yapılan araştırmalar,çoğunlukla sporcular üzerinde yapılan çalışmalar sonucu elde edilmiştir.Antrenörlerin beslenme bilgi ve alışkanlıklarını içeren araştırmalar yok denecek kadar azdır.

    Beslenme eğitiminin yoluyla davranış değişikliğinin oluşturulabilmesi,hem bilgi düzeyinin geliştirilmesi,hem de beslenme ve ile ilgili tutum ve inanışların değiştirilmesi ile sağlanabilir.Yeterli ve dengeli beslenmede alınacak önlemlerin yararlı olması da ancak sporcu beslenme eğitimine verilecek önemle olasıdır.

    Bu araştırmaların amacı,Türkiye’de atletizmin atma,atlama ve sprint antrenörlerinin beslenme konusundaki bilgilerini tespit etmek,beslenme alışkanlıkları ile ilgili veriler elde etmek ve konu ile ilgili kuruluşlara uygulamalarda yok göstermektir.

 

MATERYAL VE METOD

            Araştırma grubu; Türkiye’nin atletizmde ileri gelen Ankara, İstanbul, İzmir, Zonguldak, Sakarya, Trabzon illerinde görev yapan atma,atlama ve sprint branşlarında toplam 50 antrenörden oluşmaktadır.

Veri toplama aracı olarak kullanılan anket; kişisel bilgilerle beslenme bilgi ve alışkanlıklara ilişkin 30 sorudan oluşmuştur.Anket sorularının hazırlanmasında daha önce yapılmış olan anket sorularından faydalanılmıştır.

            Anket araştırmacı tarafından uygulanmış olup,araştırmacı antrenörlere araştırma hakkında bilgi verildikten sonra anket formu doldurulmuştur.Anketi cevaplama esnasında antrenörlerin yanlız olması istenmiştir.

Araştırma sonucu elde edilen verilerin analizi,frekans ve yüzde dağılımları şeklinde değerlendirilmiştir.

 

BULGULAR

          Araştırma grubundaki antrenörlerin yaşlarının aritmetik ortalaması 40,6 olmakla birlikte %30'u 40-48 yaş arası olduğu tespit edilmiştir.Araştırma grubu 13.2 yıldır antrenörlük yapmaktadır.Antrenörlerin eğitim düzeyine bakıldığında %22 lise mezunu %8 üniversite mezunu %10 yüksek okul mezunu ve %60 ise beden eğitimi veren akademi/bölüm/yüksekokul mezunu olduğu görülmektedir.

genel eğitim düzeyi olarak beden eğitimi veren okul mezunu antrenörlerin fazlalılığı dikkat çekmektedir

   Araştırma grubunun antrenörlük düzeyine bakıldığında ise %32 1.kademe %46 2.kademe %22 3.kademe şeklinde dağılmıştır.Antrenörlerin çalıştırmakta olduğu 748 sporcunun %15.1 oranı milli takımlar seviyesindedir.

           Çoktan seçmeli olarak cevap alınan,beslenme bilgilerinin edinilmesindeki kaynakların dağılımında;kitap %18.9,ve eğitim alınan okul%18.9 en yüksek orandadır.

 

 

                           

           Tablo-1:araştırma grubunun beslenme konusundaki bilgi kaynaklarının dağılımı.

                                                                                                                                                    

Bilginin öğrenildiği kaynak                               n                                       %             

Kitap                                                                  29                                   18.9

Gazete                                                                 2                                      1.3

Bilimsel makaleler                                             14                                     9.1

Bu konuda verilen seminerler                            16                                   10.4

Antrenör arkadaşlardan                                      16                                   10.4

Sporculardan                                                        4                                     2.6

Eğitim alınan okuldan                                        29                                   18.9

Antrenörlük kurslarından                                   22                                   14.2

Beslenme ve Diyet uzmanlarından                    22                                   14.2

Toplam                                                             154                                  100

 

 

  Antrenörlerin tamamı doğru beslenmenin performansı arttıracağını vurgulamışlardır.Araştırma grubunun büyük çoğunluğu(%88)müsabaka öncesi son öğünün 3saat önce ve %12 oranında ise 2saat önce alınması gerektiğini belirtmişlerdir.1saat ve yarım saat önce son öğünün alınması gerektiği hakkında görüş belirtilene rastlanmıştır.Aynı zamanda araştırma grubunun tamamına yakın bölümü(%90) müsabaka öncesi son günde bol proteinli gıdaların alınması gerektiğini vurgulamıştır.

  Müsabakalarda gerekli enerjilerin proteinden sağlanmadığını(%72)belirten antrenörler müsabaka öncesi öğünlerde karbonhidrat düzeylerini yükseltmek amacı ile büyük oranda(%85) makarna tercih edilmiştir.

 

 

 

Tablo:2 Araştırma grubunun sporcuların müsabaka öncesi öğünlerde karbonhidrat yükseltmek için tercih ettikleri besin maddeleri konusunda görüşleri

                                                                                                                                                                                                                      

                                                                       n                                           %

Makarna                                                        44                                         88         

Mercimek çorbası                                           1                                           2

Pirzola                                                             1                                           2

Tavuk ızgara                                                   4                                            8

TOPLAM                                                       50                                       100

 

 

Araştırma grubunun,bir fiziksel aktiviteye başlandığında öncelikle enerji olarak kullanılan besinler hususunda büyük oranı(%84)şekerin kullanılacağını,%8protein,%4vitamin ve %4 ise yağların kullanılacağını belirtmişlerdir.

Antrenörlerin tamamına yakın bir bölümü sürat koşularına enerji metobolizması olarak yağların kullanılmadığını,%10 oranında ise kullanıldığını vurgulamıştır.

  Antrenörler,%82 oranında hücrelerin yenilenmesinde şekerlerin temel madde olarak görev yapmadığını,%18 oranında ise yaptığını belirtmişlerdir.

Sporcuları heyecanlı ve sinirli yaptığı,idrara çıkışları arttırdığı ve sıcak havada performanslarını düşürdüğü için özellikle vermek istemedikleri besin maddesi hususunda araştırma grubunun ,yarısı kahve,%36sı kola ve %14çay yönünde görüş belirtmişlerdir.

  Araştırma grubunun müsabakadan 1saat önce sporcularının almalarını istediği besin maddeleri hususunda görüşleri ise;yarıdan fazlası %54,6 kahve %40 oranında su, %3,6 oranında süt  %1,8 oranında ise ayran olarak

görüş belirtmişlerdir.Müsabaka ve antrenman sonrasında sporcuların toparlanma süresine en çok katkısı olan besin öğesi hususunda antrenörlerin yarısı karbonhidrat,%38i vitamin-mineral %12 ise protein yönünde görüş belirtirken yağ tercihine rastlanmamıştır.

 

 

 

Tablo:3 Araştırma grubunun,sporcuların müsabaka ve antrenman sonrasında toparlanma süresine en çok katkısı olan besin öğesi konusunda görüşlerinin dağılımı.

                                                                                                                                                       


                                                                       n                                                              %


- Vitamin-Mineral                                         19                                                           3.8

- Protein                                                          6                                                            12

- Yağ-Korbonhidrat                                       25                                                           50


Toplam                                                         50                                                           100

 

   Antrenörlerin tamamına yakın bölümü (%86)karbonhidrat yükleme uygulaması ile sporcuların müsabaka süresince glikojen depolarının boşalmasında gecikme olması %10 oranında sporcuların protein depolarının %2 oranında sporcuların az su kaybetmesi ve %2oranında ise eksikliğinin giderilmesi yönünde beklentileri olduğu anlaşılmaktadır.

 

 

Tablo4:araştırma grubunun karbonhidrat yükleme uygulamasından beklentilerinin dağılımı


                                                                            n                                            %


Sporcuların müsabaka süresince glikojen          43                                          86

depolarının boşalmasında gecikme olur.

 

Sporcular az su kaybeder                                     1                                             2

 

Sporcuların vitamin eksikliği giderilir                 1                                              2

 

Sporcuların protein depoları dolar                        5                                            10


TOPLAM:                                                           50                                            100

 

Araştırma grubunun %28’i protein tozu kullandırıldığını belirtmiştir.bu antrenörlerin kullandırma amaçlarının ise protein ve amino asit açığının karşılanması yönünde olduğu anlaşılmaktadır.(tablo:5)antrenörlerin yarıdan fazlası(%64) vitamin hapı kullandıklarını belirtmiştir.Tercih ettikleri vitaminlerin başında kompleks vitaminler (%27,8) gelmektedir.B vitamini (%25)ve C vitamini(%23,6)kullanımının azımsanmayacak oranda olduğu tespit edilmiştir.

 

 

Tablo:5 Araştırma grubunda,protein tozu kullandıranların,hangi amaçla verdiği hususunda görüşlerinin dağılımı.


                                                                                       n                                         %


- Enerji alsınlar diye                                                       1                                       7,1

- Daha fazla protein daha fazla kas kitlesi                      5                                     35,8

anlamına geldiği için

- Geç yorulsunlar diye                                                    1                                        7,1

- Protein ve amino asit açığının karşılanması için          7                                      50


Toplam:                                                                         14                                     100

 

 


Tablo:6 Araştırma grubunda ,vitamin hapı kullandıranların,tercih ettikleri vitaminlerin dağılımı.


                                                                                     n                                              %


Avitamini                                                                     5                                             6,9

Bvitamini                                                                    18                                             25

Cvitamini                                                                    17                                             23,6

Dvitamini                                                                     2                                               2,8

Evitamini                                                                    10                                            13,9

Kompleks vitaminler                                                  20                                            27,8


Toplam:                                                                       72                                            100

 

 

 Antrenörlerin büyük çoğunluğu (%72)müsabakanın hemen öncesi ve müsabaka esnasında sporcularına genelde sıvı konsantre maddeleri verdiğini belirtmiştir.Aynı zamanda antrenörlerin,sporculara bu konsantre sıvı maddeleri antrenmanlarda 20-30 dakikalık aralarla kullandırması yönündeki görüşleri ağırlıktadır.(%68,8) surantrene olduğu belirlenen sporculara protein içerikli besin maddeleri vermek yerine sodalı limon suyunu tercih eden antrenörlerin oranı %42dir.Araştırma grubunun %58 i ise sodalı limon suyunu tercih etmemektedir.

Sporcularda performansı etkileyen bir sağlık sorunu olan demir eksikliğinin,ortaya çıkmaması amacı ile antrenörlerin tercih ettikleri besinleri besin maddelerinin başında pekmez(%56)gelmektedir. Ispanak %40 süt-ayran %4 oranında olmakla birlikte demli çay rastlanmamıştır.

 

 

Tablo7:araştırma grubunun sporcularda demir eksikliğinin ortaya çıkmaması tercih ettikleri besin öğelerine göre dağılımı


                                                                       n                                                 %


Süt-ayran                                                        2                                                 4

Ispanak                                                          20                                                40

Pekmez                                                          28                                                56

Demli çay                                                       -                                                   -


toplam:                                                           50                                              100

 

 

Doping içeren maddelerin performansı arttırıp arttırmadığı hususunda araştırma grubunun yarıdan fazlasının (%68)düşüncesi arttırsa bile zararlarının fazla olacağı yönündedir.(tablo8)Antrenörlerin ellerinde bütün imkanlar olduğu var sayarsak sporcuların performanslarını arttırmak amacı ile doping  içeren maddeleri kullandırır mısınız? Şeklindeki soruya büyük çoğunluk(%76)’’hayır kullandırmam’’cevabını vermiştir.(%24)oranda ise kullandırabileceklerini belirten antrenörler;buna sebep olarak da;esit şartlarda yarışmak(%42,9)iyi antrenman yapabilmek (19,1)ve ödül ve para kazanmak için olduğunu vurgulamıştır.(tablo9)

 

Tablo:8 Araştırma grubunun ,doping içeren performansı arttırıp arttırmadığı hususunda görüşlerine göre dağılımı.


                                                                           n                                             %


- Evet arttırır                                                      13                                           26

- Hayır arttırmaz                                                  2                                             4

- Arttırsa bile zararları fazladır                          34                                           68

- Evet arttırır yan etkileri      

önemsenmeyecek kadar azdır                              1                                             2


Toplam:                                                             50                                          100

 

 

Tablo:9 Araştırma grubunda doping içeren maddeleri kullandırabileceklerini belirtenlerin ,gösterdikleri sebeplerine göre dağılımı


                                                                              n                                           %


- Sporcuların eşit şartlarda yarışması                    9                                          42,9

- Doping yapmadan şampiyonluk hayal                1                                            4,7

- Ödül-para                                                             3                                          14,3

- Daha iyi antrenman yapabilmek                          4                                          19,1

- İyi derece yapabilmek                                          3                                          14,3

- Sosyal statü kazanmak,toplumda yer                   1                                            4,7

edinmek


toplam:                                                                21                                           100

 

TARTIŞMA-SONUÇ

      Araştırma kapsamına giren antrenörlerin yaş ortalamaları 40.6 antrenörlük yaptıkları yıl ortalaması da 13.2dir.Eğitim düzeyi incelendiğinde ortaokul mezununa rastlanmamıştır.

Lise mezunu %22,yüksek okul mezunu %8,üniversite mezunu %10,beden eğitimi veren akademi,yüksekokul ve bölüm mezunun %60 olması sevindirici bir sonuçtur.Futbol antrenör ve teknik direktörleri üzerinde yapılan bir araştırmada orta ve lise mezunu %46 ve yüksek öğrenim yapma oranı %56dır.(15)Araştırma grubu,futbol antrenör ve teknik direktörleri ile kıyaslandığında  atletizm antrenörlerinin eğitim seviyelerinin oldukça yüksek olduğu belirlenmiştir.

     Antrenörlük düzeyleri incelendiğinde ise;yarıya yakın kısmın (%46) 2.kademe %32si 1.kademe ve %22si de3.kademe seviyesinde görülmüştür.antrenörlerin şu an için çalıştırdıkları toplam sporcu sayısı 748’dir.Sporcuların,%5,9’u Amilli takımda %9,2si yıldız   ve genç takımda,%31,7si  klüp takımında ve %53,2si sadece okul takımında görev almaktadır

   Antrenörlerin büyük bir çoğunluğu,sporcu beslenmesi bilgi kaymağı olarak kitapları (%18,9) ve eğitim alınan okulu (%18,9) göstermiştir. Bunun altında, eğitim alınan okulun %60 oranında beden eğitimi ve spor eğitimi veren akademi, bölüm ve yüksekokul olması ve bu okullarda sporcu beslenmesi dersinin zorunlu okutulması yatmaktadır. Daha sonra sırasıyla; beslenme ve diyet uzmanları  (%14,2)antrenör kursları (%14,2) antrenör arkadaşlar (%10,4) bu konuda verilen seminerler (%10,4)bilimsel makaleler(%9,1)sporcular(%2,6)ve son olarak da gazete(%1,3)’dir. Geniş bir okuyucu kitlesine hitap eden ve okuyucu üzerinde geniş bir etki gücüne sahip olan gazetelerde yayınlanan beslenme bilgilerinin uygulanması zordur,pratik değildir. Yabancı kaynaklardan alındığı için de ülkemiz koşullarına uygun olmamaktadır.

Antrenörlerin tamamının,doğru beslenmenin performansı koruyacağı,hatta arttıracağı konusunda hem fikir olduğu belirlenmiştir(%100)Genetik yapı ve antrenmanların yanı sıra iyi beslenme sporcu performansını arttıran önemli bir etmen olduğu gibi,kantitatif açılan yetersiz bir beslenmede,zorunlu olarak performans kaybına neden olduğu anlamına gelmektedir.(4,7,16)

        Sporcuların müsabakadan önceki son öğünlerinin ne kadar süre önce olması gerektiği  olarak görüş belirtmişlerdir.Geriye kalan antrenörler ise (%12)2saatolması gerektiğini vurgulamıştır.Yapılan çalışmalar,yemek yedikten 1.5saat sonra egzersize başlandığı zaman kanın,sindirim işlemine yardım etmesi için organ  damarlarına akması ve genel dolaşımdaki miktarının azalması nedeniyle hazımsızlık,mide krampı,kusma,hatta isal görülebileceğini  performansı önemli ölçüde etkiler.Bu sebeple müsabaka öncesi son öğünün,performansı olumlu yönde etkilemesi için 3-4saat önce alınması aç ve tok karnına müsabakaya çıkılmaması en uygun olanıdır.(2,3,7,18)

        Antrenörlerin tamamına yakın oranı(%90),kısa mesafe sürat koşularında yağların kullanılmayacağını vurgulamışlardır.yağlar daha çok aerobik egzersizlerde enerji kaynağı olarak kullanılmakta ve yüksek miktarda yağ tüketimi de performansı olumsuz yönde etkilemektedir.kısa mesafe sürat koşuları gibi kısa süreli patlama gösterdiği durumlarda enerji gereksinimi fazladır.Sadece glikojen hızlıca enerjiye çevrilerek enerji sağlar.Serbest yağ asitlerinin yakıt olarak kullanılması için 30-60dakikalık bir süre geçmesi gerekmektedir.Bu nedenle yağların enerji kaynağı olarak kullanımları yalnızca 1saatten uzun süren aerobik dayanıklılık egzersizlerinde mümkündür.

        Antrenörler bir fiziksel aktiviteye başlandığında önce hangi besinlerden enerji sağlanacağı sorusuna büyük bir oranla (%84)şekerler yanıtını vermişlerdir.besin öğelerinin parçalanması sonucu ATP kas kasılması için gerekli enerjiyi sağlar.genel anlamda enerji oluşumunu yapılan egzersizin süresine ve kullanılan yakıt cinsine göre aneorobik ve aeorobik olarak sınıflamak mümkündür.ATP-PC sisteminin sağladığı enerji 8-10saniyelik egzersizler kullanır.Yapılan egzersizin devamı için 2 dakikadan az süre egzersizlerde enerji anaeorobik yolla oluşur.Enerji kaynağı olarak da glikoz kullanılır.Aerobik enerji sistemine geçiş bu basamaklardan sonra gelişir.bu sebeple bir fiziksel aktiviteye başlandığında enerji öncelikle,en hızlı bir şekilde enerjiye çevrilebilecek besin olan şekerlerden sağlanır.(4,,6,8,16)

       Antrenörlerin %82lik kısmı hücre yenilenmesinde şekerin temel madde olarak görev yapmadığı yönünde olmuştur.Hücrelerin ve dokuların yapı taşı proteinlerdir ve hücre protoplazması ve nükleusu oluşmasında hayati önem taşımakla birlikte ,hücrenin esas öğesi olduklarından büyüme gelişme ve yıpranan hücrelerinde yenilenmesi işlemini yapar.karbonhidratlar ise kas aktiviteleri için önemli enerji kaynağını oluşturan besin öğeleridir.(4,6,8,16)

          Sporcuları heyecanlı ve sinirli yaptığı,idrara çıkışları artırdığı ve sıcak havada performansları düşürdüğü için vermek istenilmeyen besin öğesi konusunda antrenörlerin yarısı kahve %36sı kola %14ü ise çay yönünde görüşlerini bildirmişlerdir kahve içerisindeki bulunan kafein miktarı125-195mg ,çay45-75mg,kolaya 26-33mg oranla daha yüksektir.kafeinin alımını izleyen 30-60 dakika içinde merkezi sinir sistemi uyarılmış olur.Kafein heyecan ve sinirliliği arttırması ,baş ağrısı ve ishale neden olması performansı olumsuz yönde etkiler.Ayrıca idrara çıkışı artırarak vücuttan su kaybına neden olur.Bu önemli kayıp ise özellikle sıcak havalarda sporcunun çalışma verimini düşürür.Kısa süreli sürat,kuvvet gibi aneorobik çalışmalarda performansı arttırıcı bir etkisinin olmadığı da bilinmektedir.

 

 

 

 

           Antrenörlerin büyük çoğunluğu (%90)müsabakalardan öncesi son öğünde bol proteinli gıdalar alınmaması gerektiğini vurgulamışlardır.Proteinli yiyeceklerin son öğünde tüketilmiş olması,yapılan araştırmalarda performansı arttırıcı etkisinin olmadığını göstermiştir.Sporcular müsabaka öncesi proteinden zengin bir öğünle adeta bel tarafından bir kuşakla sarılmış ağırlıkla yarışmaya gireceğini unutmamalıdır. Protein ve yağ içeriği yüksek besinlerin sindirimi mide ve bağırsakta kalışlarının uzun sürmesi, müsabaka anında bulantıya, hazımsızlığa neden olur. Müsabaka öncesi son öğünde sindirimi kolay gaz yapmayan yağ, protein ve posa içeriği düşük karbonhidrattan zengin yiyecekler tüketilmelidir. Son yıllarda yapılan araştırmalarda müsabakadan 4 saat önce alınan 321gr karbonhidratın performansı %15 arttırdığı gösterilmiştir. Proteinli yiyeceklerin ise sindirim sistemini terk etmeleri 24 saat sürebilirken karbonhidrat bu işlemi3-4saat içinde tamamladığı bilinmektedir.

          Antrenörler %72 oranında müsabakada gerekli enerjinin proteinden sağlanmadığını belirtmişlerdir. Proteinler müsabaka esnasında gerekli enerjiyi sağlamazlar.İdrara çıkışları arttırırlar, metabolizmaları sonucu oluşan artık ürünlerin atılası ise vücuttan su kaybı demektir. Çalışan kasların temel yakıtı  karbonhidratlardır. Karbonhidratlar, yağ ve proteinlere oranla %4-5 oranında daha fazla enerji kaynağı olarak kullanılırlar.

            Müsabakadan 1saat önce sporcuların aşağıdaki besinlerin hangisini almasını istersiniz?şeklindeki soruya antrenörler%54,6kahve %40su,%3,6süt ve%1,8 ayran oranında cevap vermiştir yapılan araştırmalarda  kafeinin performans üzerinde olumlu bir etkisinin olmadığı yönündedir.Müsabaka öncesi içilecek en iyi sıvı sudur.Sporcunun göstereceği performansta vücuttaki su doygunluğunun önemi bilinmektedir.

            Antrenörler sporcunun müsabaka öncesi öğünlerde karbonhidrat düzeylerini yükseltmek için büyük oranda(%88)makarna %8i tavuk ızgara %2si mercimek çorba ve %2si ise pirzola yenilmesi gerektiğini belirtmiştir.Makarna komposto gibi karbonhidratça zengin besinler müsabaka öncesi öğünde önem taşımaktadır.Haşlama et ve biftek gibi büyük ölçüde protein içeren yiyeceklerin sindirilmelerinin geç olması,sporcu ve antrenörü tatmin edici nitelikte olsa da yapılan araştırmalar performansı arttırıcı etkisinin olmadığını göstermiştir.bu öğünlerde yeterince karbonhidrat alınmaması ise performansı olumsuz etkilemektedir. 

            Araştırma sonuçlarına göre,antrenman ve müsabaka sonrası toparlanma süresine beslenmenin önemli katkısı olduğu için antrenörlerin yarısı toparlanmanın en çok karbonhidrat içerikli besinlerde olacağını vurgulamıştır.%38i vitamin –mineral %12si ise protein yönünde görüş belirtmişlerdir.egzersizde enerji depolarında boşalma meydana gelir.Egzersiz sonrasındaki toparlanma döneminde ATP-CP ve glikojen kaynakları ile birlikte karaciğerdeki glikojende yenilenmektedir.Glikojen glikojen yenilenmesinde ise kompleks karbonhidratlar daha avantajlıdır.Glikojen ve depoların azlığı yada boşaltılması kas yorgunluğuna neden olur.Egzersizden sonra glikojen yeniden sentez hızını optimum düzeye çıkarmak için iki saatte bir en az 50gr karbonhidrat tüketimi önerilmektedir.Ayrıca egzersizden sonra sporcular mümkün olduğu en kısa sürede 50gr karbonhidrat tüketmelidir.

    Antrenörlerin, karbonhidrat yükleme uygulaması ile beklentileri;büyük oranda (%86) sporcuların müsabaka süresince kas glikojen depolarının boşalmasında gecikme olduğu,%10 protein depolarının dolduğu,%2 vitamin eksikliğinin giderildiği ve %2 ise az su kaybettiği yönünde olmuştur.karbonhidrat yükleme programı ile gerçekleşen faydaların başında müsabaka süresince glikojen depolarının boşalmasında gecikme olduğu bilinmektedir.

      Yapılan araştırmada antrenörlerin büyük çoğunluğunun (%72) sporcularına protein tozu kullandırmadığı anlaşılmıştır.Protein tozu kullanımını onaylayan ve kullandıran antrenörlerin (%28) yarısı sporcunun protein ve amino asit açığının karşılanması amacı ile verdiklerini vurgulamıştır. %35 oranında daha fazla proteinin daha fazla kas kitlesi anlamına geldiği için %7.1 oranında enerji almaları amacıyla ve %7. 1oranında ise sporcunun yorgunluğu geciktirmek amacıyla protein kullandırdıklarını belirtmişlerdir.protein tozları; lezzetli ekonomik olması ve elverişliliği nedeniyle soya proteini ve kazein kullanılarak hazırlanmıştır. Ortak özellikleri yüksek oranda protein (%85-90)içermelerine karşın yağ ve kolesterolden düşük olmalarıdır. İyi kalite protein kaynaklarının yapılarında ise yağ oranı yüksektir. Özellikle günde 4-6 saat kuvvet ağırlık çalışması yapan sporcularda protein tozlarının kullanımı, organizmanın protein ve amino asit  gereksinimini karşılamada pratik bir çözüm olmaktadır. Ancak kullanımdaki amaç, kas kütlesini arttırmak olmamalıdır. Bu konuda yapılan çalışmalar bir çok sporcuda yaygın olan  daha fazla protein,daha fazla kas kütlesidir inancının geçerli olmadığını göstermektedir.Hatta bazı araştırma sonuçlarına göre alınan fazla proteinin gelişimi engellediğini göstermektedir.vücutta belli bir protein deposunun olmaması ve alınan proteinlerin fazlası yağa dönüştürülerek depo edilmesi ve yağın artması ile sporcunun performansını düşürüp,istenmeyen vücut ağırlığına da neden olur. halterciler üzerinde yapılan bir çalışmada günlük diyete ilave olarak verilen protein tozlarının performansı arttırdığı belirtilmekle birlikte pozitif araştırma sayısı oldukça sınırlıdır.

          Araştırma grubunun yarısından fazlası(%64) sporcuların beslenmedeki açıklarını kapatarak, müsabaka performanslarını arttırmak için vitamin hapları kullandırdıklarını belirtmişlerdir. Kullandırılan vitaminlerin türleri ise%27,8 kompleks vitamin, %25 Bvitamini, %23, 6Cvitamini, %13,9Evitamini, %6,9Avitamini ve %2,8Dvitamini yönünde olmuştur. Yapılan araştırmalar, iyi bir beslenme alışkanlığı olup yeterli ve dengeli beslenen sporcularda ilave vitamin ve minerallerin performansı arttırmadığını göstermektedir. Vitamin tabletleri kullanmanın performansı arttırmadığını göstermektedir. Vitamin tabletleri kullanmanın performansı arttırıcı etkisi olmamasına karşın sporcular günde 1 tablet kompleks vitaminlerden alınmasının zararlı olmadığı belirtilmektedir. Sporcuların bir çoğunda azı yararlı ise çoğu daha yaralıdır düşüncesi yaygındır. Oysa vitaminlerin yüksek dozda kullanılması performansı ve sağlığı olumsuz etkiler. Bir çok spor uzmanı sporcular tarafından kullanılan vitamin haplarının (beslenme yeterli olduğu sürece) sadece psikolojik etkisi olduğunu ve bu uygulama ile pahalı bir idrar elde edileceğini savunmaktadır. Hatta bir araştırmada dünyada vitamin yönünden zengin kanalizasyonların stad çevresinde olduğunu vurgulamaktadır. Yağda eriyen A,D,E,K vitaminlerinin vücutta depo edilip toksit etki gösterebileceği de bilinmektedir. Bu nedenle vitaminleri bilinçsiz kullanılması zararlı etkiler yaratabileceğinden, kullanmadan önce beslenme uzmanı veya spor hekimine danışılmalıdır. (1,4,6,8,16,18,)

               Antrenörler müsabaka öncesi ve müsabaka esnasında genelde sıvı konsantre maddeleri büyük oranda (%72)verdiklerini belirtmişlerdir. Bu karışımı veya konsantre sıvının antrenmanda 20–30 dakikalık sıklıkla verir misiniz sorusuna %68,8 oranında evet yanıtı alınmıştır. En uygun performans için yeterli sıvı alımı en önemli faktörlerdendir. Dehidrasyon, maksimal oksijen tüketiminde azalma, vücut ısısında artma ve koordinasyon kaybına neden olmaktadır. Futbolcular üzerinde yapılan bir araştırmada şekerli ve sıvı alan futbolcuların koşu, yürüme ve toplam kat ettikleri mesafe açısından sıvı almayanlara göre üstünlük taşıdıkları belirlenmiştir.(4,1618) Toz ya da sıvı olarak glikoz, fruktoz, sakaroz, glikoz polimerleri veya bunların birkaçını bir arada içerecek şekilde hazırlanmış ticari solüsyonlar; egzersiz öncesi, sırası ve sonrasında kas ve karaciğer glikojen depolarına destek sağlamak için pratik çözüm olmaktır. Yararları ise yorgunluğun oluşumunu geciktirirler, kaslara yakıt sağlarlar, vücut sıvı kaybını karşılarlar. Maç esnasında fazlaca ter kaybedileceği göz önünde bulundurularak mineral bakımından zengin bir içeceğin alınması ihmal edilmemelidir. Uzun süren yarışmalar esnasında şekerlerle hazırlanmış (şeker oranı %2,5–5) sıvıların alınabileceği de belirtilmektedir. Terlemeyle meydana gelen sıvı kaybını, mineral içermeyen içeceklerle (su, çay, limonata gibi) gidermek çoğunlukla uygulanmakla birlikte, hatalı olduğu belirtilmektedir. Ticari olarak hazırlanmış solüsyonların birçoğu magnezyum, potasyum, sodyum gibi elektrolit içermektedir. Bunların özellikle sodyum suyun geri emilimi açısından önemlidir. Elektrolit içeriğinin yoğun olması bazı sporcularda tolere edilebilirliğini zorlaştırmaktadır. Bu tür sıvılar egzersiz yapan kişiye daha çok sıvı içerecek niteliktedir. (5,6,14) Egzersiz esnasında her 20 dakikada bir yaklaşık 1 bardak sıvının tüketilmesi ve bu sıvının %8-6 oranında (3060gr) karbonhidrat içerikli olmasının uygun olduğu bilinmektedir. (4,16)

     Antrenörlerin yarıdan fazlası (%58), sürantrene olduğu belirlenen sporcularda protein içerikli besinler yerine sodalı limon suyu verilmesini tavsiye etmediklerini belirtmişlerdir.

Sürantrenman sportif yarışma dönemlerinde ağır çalışma sonucu yavaş yavaş oluşan kronik bir yorgunluktur. Sürantrenman durumlarında öncelikle antrenmanlarda direnç kaybedilir, sonra sporcunun uyku iştah gibi yaşamsal fonksiyonları bozulur ve motor beceriler zorlukla koordine edilir hale gelerek sonuçta performansta azalma gözlenir. Sürantrenman durumunun önlenebilmesi için antrenör, hekim, psikolog ve beslenme uzmanının iş birliği gerekir.   

Beslenme durumuna dikkat edilmeli, kilo kaybeden veya alan sporcuların diyetlerinin enerji düzeyleri buna göre ayarlanmalı, protein gereksinmesi mümkünse protein kalitesi yüksek olan hayvansal kaynaklı yiyeceklerden karşılanmaya çalışılmalıdır (5/.                                   Sporcuların performansını etkileyen bir sağlık sorunu olan demir eksikliğinin oraya çıkması için gerekli besin öğesi hakkında araştırma grubunun, yarıdan fazlası (%56) pekmez, %40 oranında ıspanak ve %4 oranında süt, ayran yönünde görüş belirtmişlerdir. Sporcu diyetinde yeterli seviyede demirin bulunması gerektiği ve düşük demir seviyesi kanın oksijen taşıma kapasitesini düşürerek sportif performansta olumsuz etki yaptığı bilinmektedir. (8,18) Demirin miktar ve emilim kolaylığı önünden en iyi kaynakları, karaciğer, dalak, böbrek ve organ etleridir. Yumurta sarısı, pekmez, tahin, kuru meyveler, kuru baklagiller, yeşil sebzeler, fındık, fıstık ve susam gibi besinlerde iyi kaynak sayılabilir. Pekmez de bulunan demirin miktarının fazlalığı ve emiliminin kolaylığına nispeten, yeşil yapraklı sebzelerde bulunan demir emilimi daha güçtür.

               Antrenörlerin yarıdan fazlası (%68)uyarıcı içeren maddelerin kullanımı performansı arttırsa bile zararlarının fazla olduğu yönünde %26 oranında arttığı,%4 oranında arttırmadığı ve %2 oranında ise arttırdığı ve yan etkilerinin önemsenmeyecek kadar az olduğu yönünde görüş bildirmişlerdir. Doping maddesinin etkili olup olmadığı konusunda bir çok tartışma çıkmıştır.Yapılan bazı bilimsel araştırmalar bu maddelerin fizyolojik etkilerinden çok psikolojik olarak sporcuyu  etkilediği görüşüne yer vermektedir.çift-kör denemeleri ile bir grup deneğe doping maddesi,diğer gruba ise aynı şekil ve miktarda etkisiz madde verilmiş ve performansları karşılaştırıldığında farklılık bulunmamıştır.Fakat başka bir açıklamaya göre doping etkisi yapan maddeler alındığında kısa süreli çok yaralı olan yorgunluk duygusunu kaldırmakta ve vücudun fizyolojik gücünün üstüne çıkabilmesini sağlayabilmektir.Ancak bir gün vücuda büyük zararı olan bu davranış spordan beklenen faydaları yok ettiği gibi diğer yönden de ahlak kurallarına aykırı bir durum yaratmaktadır. Etik ve yasal yaptırımlar bir yana bırakıldığında fiziksel ve fizyolojik performans arttırıcı yöntemlere ek olarak sporcular farmakolojik ajanları da kullanmaya başlamışlardır. Bu maddelerin performans üzerine etkileri saf fizyolojikten saf fiziksele kadar değişen çok geniş bir yelpazede değerlendirilmekte amfetamin gibi bazı ilaçlar birden fazla yolla sportif performans üzerine etki edebilmektedir. yasal yaptırımlar bir yana bıraktırılacak olursa sporcunun doping maddesi içeren maddelerin kullanımı sonucunda vücudunda yaratabileceği olumsuz etkilerden bazılarını, karaciğer fonksiyon bozuklukları, saç dökülmesi, testiküler atrofi, davranış bozuklukları, göğüslerde büyüme,ses tonunda değişiklik,yumuşak dokuda şişkinlik, kemiklerde çıkıntılar, terlemede artma,dinlenememe, baş dönmesi, uykusuzluk, bulantı, kusma, paranoya, hipertansiyon, ani ölüm, sinirlilik, taşikardi, koma, hafıza kaybı, beriberi, depresyon olarak sayabiliriz.

                 Araştırma grubuna “araştırma grubuna bütün imkanlar elinizde olsa sporcularınıza performans arttırmak amacıyla doping içeren maddeleri kullandırır mısınız” sorusuna verilen yanıtlar;%76 oranında hayır kullandırmam,%24 oranında ise evet kullandırırım şeklinde olmuştur.

Kullandırabileceklerini ifade eden antrenörler, bunun sebebini ise %42,9oranında sporcuların eşit şartlarda yarışması, %19,1 oranında daha iyi antrenman yapabilmesi,%14,3 oranında ödül ve para kazanabilmek,%14,3 oranında iyi derece yapabilmek,%4,7 oranında sosyal statü kazanabilmek,toplumda yer edine bilmek olarak belirtirken,%4,7oranında antrenör ise doping yapmadan şampiyonluğun hayal olduğuna inanmaktadır.Mutlak kazanma isteğinin ve doping maddesi içeren ilaçların yan etkilerinin tam olarak bilinmemesi kullanımı arttırmıştır.Yıldız olma madalya tutkusu  sporcunun yasal olmayan yasaklanmış maddeleri kullanmaya itebilecek sebeplerin başında gelmektedir.Sporda başarı yüksek performans ve rekorlar kuşkusuz çok önemli ve özlenen değerlerdir.ancak insan sağlığı daha önemlidir.Bir anlık geçici başarı dopingle elde edilebilir ama riski,tehlikeleri düşünüldüğünde ödenecek bedel buna değmez.

           Sonuç olarak, atletizmin atma, atlama, sprint branşlarındaki antrenörlerin genel olarak beslenme bilgi seviyelerinin iyi olmasına rağmen az da olsa bazı besinlerin alımı özellikle farmakolojik ajanlar konusunda yanlış bilgiler gözlenmiştir. Yetiştirilen sporcu açısından tamiri mümkün olmayan hasarlar bırakacağı endişesi ile bu eksikliğin giderilmesinde, sporcu beslenmesi konusunda uzman kişiler tarafından antrenörlerin bir araya geldiği organizasyon kamp vb. ortamlarda seminer veya kursların verilmesi gerekmektedir.sporcu beslenmesi konusunda  yayınların antrenörlere ulaştırılması,onların doğru bilgilendirilmeleri açısından önemlidir. Atletizm federasyonunun eğitim faaliyetleri içerisinde,sporcu beslenmesi başlığı altında yapılacak çalışmalara ağırlık vermesinde yarar vardır.

 

KAYNAKLAR

1-AÇIKADA C.ERGEN E.:BİLİM VE SPOR;tek ofset matbaacılık Ankara,1990,sy:154162

2-BEYHAN Y.,ERSOY G.;basketbolcuların beslenme bilgi,tutum ve alışkanlıkları;spor hekimliği dergisi;23,3:85-90,1988

3-BİRER S,ERSOY G.;metropolitan   bir kentte spor yapan üniversite kız öğrencilerin spor ve beslenme konusundaki bilgi-tutum ve davranışları;spor hekimliği dergisi;23,2:39-45,1988

4-ERSOY G:sağlıklı yaşam ve beslenme;damla yayıncılık

5-ERSOY G.K;spor ve beslenme;milli eğitim basım evi,Ankara 1986 sy;90-91

6-fox-bowers-foss;beden eğitimi ve sporun fizyolojik temelleri:çev.mesut CERİT.bağırgan yayın evi,Ankara 1999

7-GÖKDEİR K.Güreşçilerin beslenme bilgi ve alışkanlıkları;gazi beden eğitimi ve spor bilimleri dergisi.1,2:18-19,1996

8-GÜNAY M.;Egzersiz fizyolojisi ;2.bası ,bağırgan yayınevi,Ankara ,1999

9-GÜNEŞ Z.;spor ve beslenme ;bağırgan yayınevi 1998

10-KAYAHAN Ö.,T.M. KUTER,H.AKKUŞ,H.GÜNDÜZ:Elit takım oyuncularının beslenme alışkanlıkları ve sağlık durumları üzerine bir araştırma; spor hekimliği dergisi;27,4:143-149,1992

11-KASAP G. GÜNEYLİ U.:Ankara bölgesi aktif güreşçilerin beslenme alışkanlıkları ve sağlık durumları üzerine bir araştırma;spor hekimliği dergisi;17,3:91-102,1982

12-KASAP G.,YÜCESAN S.;Kısa ve orta mesafe erkek koşucuların beslenme bilgi ve sağlık araştırmaları1:spor hekimliği dergisi:18,1:21-28,1983

13-KURDAK S.S.;sporda doping ve ilaç kullanımı ;bağırgan yayın evi ,Ankara ,1996

14-ÖZKARA A.YILDIRAN İ:Futbol teknik direktörü ile A kursu mezunları antrenörlerin beslenmede ergojenik yardım yardımlar konusunda bilgi düzeylerinin karşılaştırılması-futbol bilim ve teknoloji dergisi 4,1.17–22 ,1997

15-PAKER SÜNDÜZ;sporda beslenme :3.bası gen matbaacılık ve reklamcılık ltd.şti Ankara

 

16- PEKCAN G., BİLİR A:İ:; Üniversitede Öğrenim Gören Lisanslı Sporcuların Beslenme Bilgi Düzeylerinin Saptanması; Spor Hekimliği Dergisi; 22, 1: 19-28, 1987

17- SAĞLAM F.; Futbolcuların Beslenme Alışkanlıkları; Spor Bilimleri Dergisi, 4, 2: 27-34, 1993

18-SEVİM Y.:ANTRENMAN BİLGİSİ :tutibay ltd.şti Ankara 1997

19-YILIRAN İBRAHİM:sporcu beslenmesi bibliyografisi bağırgan yayınevi Ankara 1998

20-YÜCESAN S., SÜRÜCÜOĞLU S., AKMAN M.; Tekvandocuların Beslenme Alışkanlıkları ve Bilgileri Üzerine Bir Araştırma : Spor Hekimliği Dergisi, 23, 2; 49-60, 1988

21-YÜCESAN S., ERSOY G.K., KESİM Ü., SAYDAR Z:; Sporcuların Beslenme ve Başarı Durumları Üzerine Bir Araştırma; Spor Hekimliği Dergisi; 19, 3; 107-117, 1984

 

Yayına Hazırlayan :  Aykut EMANET - Elif YÜKSEL