KUŞ GRİBİ NEDİR, NE DEĞİLDİR?

Kuş gribi ile ilgili CDC kaynaklı olduğu bildirilen veya ne kaynaklı olduğu
bildirilmeyen bilgilerin bir çoğu yanlış. Bu hastalık çok uzun yıllardan
beri zaten bilinen bir hastalık. Eskilerde "kümese kıran girdi" denirdi.

Bir gün içinde hastalığın bulunduğu kümes hayvanlarının nerdeyse tümü
ölürdü.
Ölmeden bıçağı yetiştirebilirlerse keser ve de yerlerdi. Kimse korkmazdı
ve ölmezdi. Tavuk vebası olarak ta bilinen bu hastalık her ne hikmetse
son bir kaç yıldır, özellikle uzak doğuda, başta Çin olmak üzere, belli
zamanlarda yazılı ve görsel basının da yardımıyla insanlarda korku ve panik
yaratacak biçimde gündeme getiriliyor. Bilerek yapıyorlarsa eyvah ve dikkat !!!!

Bilmeden yapıyorlarsa yazıkkk ve ayıp!!!

İnsan gribi de sürekli mutasyona uğrayan bir virustur. Avian influenza
denilen bu etken de aynı şekilde mutasyona uğruyor. Üstelik bu mutasyonlar
normal konaklarında olmaya devam ediyor. Eğer doğal bir mutasyon olup
insanları da enfekte etmeye başlayacaksa bunun zaten önüne geçilemez.
Ve bu durum yeryüzünde yaşayan bütün canlılar için değişik sıklıklardaki
olasılıklarla her zaman mümkündür(mutasyona uğrama olasılığı).

İnsan gribi her yıl ve her şeye rağmen yılda 50 milyon dolayında ölüme
yol açmaktadır. Ancak bu ölümler altta yatan bir hastalığı olan yaşlılar
ve küçük çocuklar arasında olmaktadır.( Bağışıklık sistemlerinin yetmezliği,
KOAH , kanserler ve bunun gibi bazı ilave nedenlerin bulunduğu kişilerde.)Yani bir açıdan bakıldığında doğal seleksiyon olmaktadır.

Köpek balıkları olmasa denizler deniz hayvanlarının ölüleri ile dolu olurdu.
İnsan gribi nerdeyse karada aynı fonksiyonu görmektedir. Yani eskiden beri
ölümcül bir hastalıktır.

Tekrar kuş gribine dönersek ve bu gözle bakarsak, kesinlikle hiç bir paniğe
gerek yoktur. İnsana bulaştığını gösteren dünyadaki değişik merkezlerce
onaylanmış çalışma ve kanıtlar yoktur. Ancak siyasilerce ve yazılı görsel
basın aracılığı ile korkutma vardır. Gereksiz önlem önerileri vardır.

Bunlara dayalı alınmış önemli(!) ticari kararlar vardır. Şimdiki örneğinde
olduğı gibi. Yaklaşık 7 ay bu tür ürünlerin Avrupa'ya sokulmaması kararı.
Aynı kararın etkileyeceği diğer ülkeleri de katın bunun içine. Bunun yanında
hastalığın çıktığı bölgeyi düşünün. Balıkesir Manyas yöresi Türkiye'nin beyaz et üretiminin merkezidir. Ülke üretiminin büyük çoğunluğu (yarıdan fazlası) bu bölgede yapılmaktadır. Bugünkü hesaplarla, yaratılan bu felaket senaryosunun Türkiye'ye maliyeti yaklaşık 2.5 milyar dolardır. Ve ne
yazık ki bu konuda en duyarlı olması gereken en üst makamlar çıkıp doyurucu ve bilgilendirici bir açıklama yapmamışlardır. Halbuki seslerini çok
rahat duyurabilecekleri kesindir. Konu ile ilgili ülkemizde sayısız uzman
vardır.

Milli kuruluşlarına ve kendi bilgi kaynaklarına güven duyarak bu olaya karşı
durabilmeleri gerekir.

Bölgedeki üretim tesislerini gezip görmeniz mümkün olsa daha iyi anlayabilirdiniz. Herhangi bir tavuk ve yumurta üretim tesisine askeri
önlemler kadar kesin kurallara uymadan giremezsiniz. Sizin giremeyeceğiniz
yere göçmen kuşlar nasıl girecek acaba? Bunların büyük bir çoğunluğu,
neredeyse tümü kapalı tesislerdir. Yıllardan beri bu tehlikelerin farkında
olarak bu üretimler başarıyla sürdürülmektedir. 1980'li yılların sonunda
ve 1990'lı yılların başlarında da özellikle Irak'la yapılan ticarete konulan
yasaklar sonrasında Türkiye yumurta üretimi ve dış ticareti konusunda
büyük darbe almıştı. Geniş arazileri ve üretken becerikli insan nüfusu ile
Türkiye kendine ve bir çok ülkeye yetecek miktarlarda tarım ve hayvancılık
ürünleri üretebilmekte idi. Ancak AB'ye giriş sürecinde öncelikle bu
yetenekleri bilinçli olarak budanmaktadır. Nerdeyse bu türden her türlü ürünü
ithal etmek zorunda bırakılmaktadır.

Kuş gribi (avian influenza) ile ilgili akla gelen sorular. Göçmen kuşlarla bulaşan bu hastalıkta göçmen kuşlar yolları üzerindeki hiç bir ülkeye değil de neden Türkiye'ye böyle davranmışlardır? Türkiye'ye özel bir garezleri mi vardır? Çin gibi bir ülkede, nüfusu yaklaşık 1.5 milyar olan bir ülkede 200 milyon civarında insan bu sektörden karın doyururken acaba kaç kişi hastalanmış ve hayatını kaybetmiştir? Nasıl olmuş ta bu tedavisi mümkün olmayan hastalık Çin'de son bulmuştur? Nasıl olmuş ta pandemiler(dünya salgınları) yapan bu hastalık o zamandan beri dünyanın diğer bölgelerine geçememiştir? İddia ettikleri gibiyse, artık insana bulaşmış bir virus ise neden insandan insana bulaşmamaktadır? Damlacık enfeksiyonu şeklinde bulaşan influenzadan ne farkı vardır da bu virus bu yolla bulaşmamaktadır? Soruları arttırmak mümkündür ama kısa kesiyorum.

Bu bilgilerin ışığında Kuş Gribine karşı ne yapılacak?

TAVUK ETİ YENİLECEK Her zaman ki gibi
YUMURTA YENİLECEK Hamama götürlüp yıkanmasına gerek olmadan
ETLERE DOKUNULACAK Çevreye yağ bulaşmasın diye eller yıkanacak
HERHANGİ BİR İLAÇ KULLANILMAYACAK Korunmak için bile. Çünkü böyle bir
şey yok.
AŞI V.S GİBİ ÖNLEMLERE BAŞVURULMAYACAK Bu kadar mutasyona uğruyorsa ve zaten aşısı yoksa.
SADECE YEMEKTEN ÖNCE ELLER YIKANACAK Her zaman ki gibi.
GENEL TEMİZLİK KURALLARINA UYULACAK El, yüz ,beden ve giysi ve çevre
temizliği

PANİĞE KAPILINMAYACAK Hiçbir zaman
Yemeklerde sağlıklı beyaz etler, kahvaltılarda yumurtalar omletler.......

Afiyet şeker olsun.

 

Dr. M Yılmaz Ata
Kuş Gribi Uzmanı
Yan Dal olarak İnfeksiyon Hst. Uzmanı