BİR YARIŞMA
SPORU OLARAK CİMNASTİK KAVRAMI
Marmara Üniversitesi A.E.F. Beden Eğitimi ve Spor
Bölümü Öğretim Üyesi
Jimnastik branşının bir spor ya da atletik bir
olay olarak kavranması oldukça güçtür. Çünkü;
spor denince kişinin bir kişiye veya takımın bir takıma mücadelesi
düşünülebilir. Ancak jimnastik sporun da sadece rakibin hareket ve davranışları
ile iç içe olmama durumu yoktur. Aynı zamanda ona karşı verilen mücadelenin
ayırt edilebilme zorunluluğu vardır. Jimnastik ve diğer spor dalları arasındaki
farkı anlayabilme gerçek bir spor bilincini ortaya koyacaktır.
Jimnastik branşının bir spor ya da
atletik bir olay olarak kavranması oldukça güçtür. Çünkü spor denilince kişi
bir kişiye veya bir takımın diğer bir takıma karşı mücadelesi de düşünülebilir.
Ya da atletizm de olduğu gibi atletlerin zamana karşı birbirleriyle
yarışmaları, yüksek bir çıtadan geçebilmeleri ve metreyle ölçülebilen bir
mesafeyi uzun olarak atlamaları akla gelir. Bütün bunların hepsinde kimin
kazandığı anında seyirciler tarafından açıkça görülür. Bu durumda kişi veya
takım karşısında jimnastikçinin kazanmasını sağlamak için büyük gayret
sarfeder. Futbol gibi güreş gibi sporcuların iç içe olduğu dallarda bu durum
çok açık bir şekilde bellidir. Hatta tenis gibi, voleybol gibi rakibin sahasına
girmeden yapılan hücum ve defans uygulamalarının yer aldığı spor dallarında
bile açıkça kendini göstermektedir.
Ancak jimnastik gibi bir spor
branşın da sadece rakibin hareket ve davranışları ile iç içe olmama durumu
yoktur. Aynı zamanda ona karşı verilen mücadelenin ayırt edebilme zorunluluğu
da vardır. Burada doğal olarak kişinin kendisi ile yaptığı mücadele söz
konusudur ki bu mücadele kişinin zor ve çok zor hareketlerden oluşan bir seriyi
son derece hatasız ve akıcı bir şekilde tamamlamak için vücudunu kontrol
altında tutabilme özelliği istenir. Ve bunun da gelişimi yıllar boyu süren bir
çalışım gerekmektedir.
Jimnastik ile diğer spor dalları
arasındaki farkı anlayabilme gerçek bir spor bilincini çok açık bir şekilde
ortaya koyacaktır. Burada kişinin ne yaptığı değil nasıl yaptığı önemlidir.
Birçok sporcuların fiziksel güçlerini kullanırken sarf ettiği gayret,
yüzlerindeki ızdıraplı ifade birçok magazinlerde ve gazetelerin spor sayfalarında
açık olarak görülmektedir. Fakat bir jimnastikçi için yüzdeki zorlama ifadesi,
kaslarda ki en ufak titreme ve yoğun güç sarf ettiğini belli etme alacağı puan dan kesinti
yapacağından bunları yok etme zorunluluğu vardır. Hareketleri yaparken yüzdeki
rahat ifadesi kaslarındaki ufak titreme ve yoğun güç sarf ettiğini belli etme,
alacağı puandan kesinti yapacağından bunları yok etme zorunluluğu vardır.
Hareketleri yaparken yüzdeki rahat bir ifade estetik ve emin görünüş
jimnastiğin esas anahtarıdır. Artistik bir anlayış kazanması onun makyajı
yaratıcılık ise diğer önemli bir yüzüdür. Bu sayede ulusal ve uluslar arası
karşılaşmalarda yeni orijinal hareketler ortaya çıkmaktadır ve bu hareketlere
ilk defa onu yapanın ismi verilmektedir. Yamaşita, gienger salto, tukara
gibi
Jimnastikçi genellikle geniş omuzlu
dar kalçalı fazla uzun boylu olmayan bir görünüşe sahiptir. 1964 Tokyo 1972
Münih olimpiyatlarında en üst seviyede ilk 20 jimnastikçi nin boy kilo ve yaş
ortalamaları 1.64 cm, 63.5 kg 26 olarak belirlenmiştir. Ancak bu demek değildir
ki bu ölçülerin dışındaki kimseler bu spor branşında başarılı olmaz. Bu
bahsedilen ölçülerinde dışında bulunan bazı jimnastikçilerin de dünya şampiyonu
olduğu da bir gerçektir. Örnek: e. Gienger
Kesinlikle denge özelliği çok iyi gelişmemiş hiçbir jimnastikçi
bu uğraşın ustası olamaz. Bu özelliğin, hem statik hem de dinamik durumların
her ikisinde de bulunması gerekliliği vardır. Heyecansal durumu ise jimnastikçinin
içinde bulunduğu en önemli kısımlardan biridir. O yapacağı harekete tamamen dış
etkenlerden arındırmış ve konsantre olmuş bir şekilde hazırlama durumundadır.
Arkadaşlık, yardımlaşma, paylaşma, duyguların çok fazla gelişmiş olması ise
onun bir başka özelliğidir.
Jimnastikçi de çok büyük ölçü de
kendine güvenme gerekliliği vardır. Çünkü o yarışma esnasında sadece aletle
beraberdir. Ve bütün seyir onun gözlerindedir. Hakemler onun gözlerinde ki
tereddütten kesinti yapmaya hazır bir şekilde seriyi izlemektedir. Eğer kendine
güveni olmasa psikolojik gerginlik onun performansını daha da zayıflatacaktır.
Bizler jimnastiği bir çeşit
yarışması yapılan bir spor olarak görürüz, ama aslında kendini disipline
edebilme bir düşünce türüdür. Kısacası bir hayat tarzıdır.
KAYNAKLAR:
Aziz j.a how to teach
cymnastics tumbling and balancing piggot printing london canada 1965
Grandi b: didatika e
metodologia della artistica cimnastica sociat stampa sportiva rama
Mengütay s, artistik
jimnastik 2 tekel ambalaj işletmesi
Ryser e.o: tumbling and
apparatus stunts WMC Brown com publishers
Taylor basın zıvıc olypıc
gymnastıc form and womans prentice hall nev Jersey 1972