KİNANTROPOMETRİ VE SPOR

 

Doç. Dr. Kamil ÖZER

M.Ü. –BESYO Öğretim Üyesi

 

1.    GİRİŞ

           İnsanlar arasındaki yapısal farlılık sürekli bir merak konusu olmakta. Bir çok ülkenin literatüründe ve tarihte, psikolojik özelliklerin yapısal özellikler ile olan ilişkilerinden söz edildiği görülür. Hippocrates,2500 yıl önce vücut yapısını ve davranış arasındaki ilişkiyi tanımlamak için davranış tiplerinden söz etmiştir. On dokuzuncu yüzyılın son yarısında anatomist Beneke, davranış tipi ile fizyolojik sistem birlikte etkilendiklerini ileri sürüyordu.

             Yüzyılımızın ilk yarısına gelindiğinde, Kretschmer ve Viola gibi araştırmacılar da yapısal tipler üzerindeki yoğun çalışmalarını tamamlamış bulunuyorlardı. Bununla birlikte günümüzde, duygusuz (phlegmatic) ve iyimser (sanguin) gibi terimler, morfotipik tanımlama orijinlerinden habersiz olarak kullanılabilmektedirler. Somatotip araştırmalarının gelişimi, Sheldon ve arkadaşları (Dupertois.Mcdermott,Hartl,Stevens,Tucker) nün çalışmalarıyla başlamış bulunuyor.Tanner (1956) vücudun belirli hastalıklara karşı konumunu incelerken somatotip teknikleri kullanmıştır. Brozek 1965’lerde somatotip ve vücut kompozisyonu ilişkilerindeki büyük derinliği ortaya koyuyordu. Somatatip belirleme yönteminin geliştirilmesini ve bu konudaki ilginin sürdürülmesini Heath ve Carter (1967) sağladılar.

             Antropologların evrim problemleri ile ilgilenmeleri sonucu, iskeletleri incelemeleri zorunlu oldu. İlkel toplumların fiziksel yapısı en iyi yansıtan ipuçları da bu iskelet ölçümleriyle elde edildi. Sonraları benzer biçimde, canlıların fizik yapısını tanımlama amacıyla, belirli tekniklerle iskelet boyutlarının ölçümü de düşünülmüştür. Çevre faktörlerinin yumuşak dokulara oranla, kemiği çak daha az etkilemesi, genetik eğilimlerde en kararlı gösterge olarak kemiği ön plana çıkarıyordu. Diğer yandan, daha geniş biyolojik açıdan bakıldığında, yağ ve kas ölçümlerinin de en az iskelet ölçümleri kadar önemli olduğu görüldü. Uygulamalı antropometri de bu olguları desteklemekteydi. İnsanın fizik ve kültür gelişimini inceleyen bilim dalı ”antropoloji”deyimiyle adlandırıldı. Antropoloji,”antos” ve “logos” gibi Latince iki sözcüğün birleşmesinden oluşmuştur. Antropoloji, genelde insanın fizik gelişimini inceleyen ”Fizik antropoloji”,eski insanlar ve diğer canlıları inceleyen “Paleoantropoloji”,”Paleontoloji” ile insanlığı kültür gelişimini inceleyen “Prehistorya” ve “Etnoloji” gibi bilim dallarını içerir. Fiziki antropoloji, insanın fizik yapısını, tarihi gelişimini ve güncel durumunu karşılaştırarak inceleyen bir bilim dalıdır. Fiziki antropolojide insanın yapısal özelliklerini ölçmek için antopometri teknikleri geliştirilmiş bulunuyor. Fiziki antropoloji, insanın fizik gelişimini incelerken, bölgeler ve ırklar arasındaki farklılığı da ortaya koyar.

               Antropometri ise antros ve metis(insan ve ölçü) sözcüklerinin birleştirilmeleriyle elde edilmiş bir deyimdir. Genel anlamıyla, insan bedeninin nesnel özelliklerini, belirli ölçme yöntemleri ve ilkeleriyle boyutlarına ve yapı özelliklerine göre sınıflandıran sistematize bir tekniktir. Günümüzde de vücut tipi ve boyutları konularında antropometri tek dayanak olarak benimsenmektedir.

                Önceleri vücut oranlarıyla yalnız sanatçılar ilgileniyorlardı. Bu ilginin amacı da vücuttaki değişikliklerin ”türlü ayrıntılarına inen sistematik bir tanımından” daha çok “bedenin ideal ölçüsünü ve tipinde” yoğunluk kazanıyordu. Sonraları uyumlu, ideal oranlara, beceri ve benzeri öğeler de katıldı. Kas büyüklüğü ve vücut simetrisi, bunları izleyen ve üzerinde özenle durulan, beden yapınsın konuları oldu.

                Fizik antropolojide canlı ya da ölü insan ölçülerini gösteren sistematik teknikler, antopometri deyimiyle anlatımlarını bulmaktadırlar.

                Antropometri sıklıkla fiziki antropolojinin temeli alarak benimsenir ve iki bölümde inceler:

 A –Canlı insan ve kadavra üzerinde yapılan ölçümler

 1-Somatometri; vücut ölçümleri

 2-sefalometri; baş ve yüz ölçümleri

 

 B-İskelet üzerinde yapılan ölçümler

 1-Ostemetri; iskeletin değişik ölçümlerini içerir.

 2-Kraniometri; kafa kutusunun ölçümlerini içerir.

 

              Beden eğitimi ve sporda uzun süredir kullanılan antropometri tekliği, somatometrrik ölçüleri içerir. Ölçüm için belirlenmiş vücut noktalarını seçerek, özel pozisyonları ve standart ölçüm tekniklerini kullanır.

              Antropometri, çok objektif olmakla birlikte biyolojik ve fonksiyonel boyutları yönünden de incelenmelidir. Daha başlangıçta ölçüm için seçilen vücut bölgelerinin, gerçekten biyolojik ve fonksiyonel yönlerden, amaca göre gerekliliği belirlenmiş olmalıdır. Vücut üzerinde binlerce antropometrik nokta vardır ve buna karşılık binlerce ölçüm uygulanabilir. Belirleyeceğimiz ölçümler amaca uygun olmalıdır. Örneğin burun kökü derinliği ile uğraştığımız spor dalı arasında ilişki aramak boşa zaman kaybı olur.

           Pediatride, norm çalışmalarında, plastik cerrahide anomalilerinde saptanmasında, endokrinolojide, dişçilikte, sporsa ve beslenme çalışmalarında antropometriden geniş çapta yararlanılmaktadır. Antropometrikölçümler, büyüme ve gelişim, vücut kompozisyonu ve genel beslenme durumu hakkında değerli bilgiler verirler.

            Antropomtri bir sonuç değil, sonuca ulaşım yoludur. Sonuca ulaşma yolunda, ölçümleme seçiminin, üzerinde çalışılan konuya uyumu ve doğru yanıtları verebilme niteliği önem kazanır.

            Boyd(1980) ve Tanner(1981)’e göre antropometri terimi ilk kez vücut ebatları üzerine çalışmalar yapan alman doktoru sigismund elzholtz  (1623–1688) tarafından çağımıza uygun olarak kullanılmıştır.

            Antropometri’nin tanımını yaptıktan ve geçmişine değindikten sonra, antropometrik verilerin nasıl değerlendirildiği konusunda açıklık getirmek zorunun gözden kaçırmamalıyız. Antropometrik veriler, çeşitli ırklar, etnik grupları farklı sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik toplumlar, cinsiyetler ve değişik gelişim evreleri arasında farlılıklar gösterirler. Bu yüzden, üzerinde çalışma yapılan grubun tüm özelliklerinin önceden incelenmesi gerekir.

             Antropometrik ölçülerin değerlendirilmesinde, genelde vücut yapısının ve kompozisyonunun belirlenmesi ile vücut bölümlerinin birbirine oranları yani proporsiyonu göz önünde bulundurulur. Bunların yanı sıra ideal vücut ağırlığının belirlenmesi, spor branşı ile fizik yapı arasındaki uyumun değerlendirilmesi. Spor dalı veya iş kolunun antropometrik yapıda etkileri gibi konular da önem taşırlar.

              Görülüğü gibi antropometri, yalnızca bir ölçüm tekniği olarak kalmamış, birçok bilim dalını da içermeye yönelen bir bilim dalı alma yoluna girmişti. Oysaki değindiğimiz bütün alanlardaki çalışmaları yansıtmada “antropometri” deyimi alanlarının tümünü birden, amaçlarına ve yöntemlerine uygun biçimde tanımlayabilen bir deyim olarak KİNANTROPOMETRİ benimsendi.

 

              2-ANTROPOMETRİ VE KİNANTROPOMETRİ

              Kinantropometri nedir? Eski çalışmaların ve bilgilerin yeni bir isim altında toplanması ya da devingen insan üzerindeki çalışmalarda yeni bir kavram mıdır?       

        Aşağıda açıklanan iki neden, “Kinantropometri  ‘nin “ seçilmesinin yerin deliğini sergiliyor. Bunlardan birincisi, antropometriden çok ayrı bir bilim dalı olmamakla birlikte, evrenin en önemli canlı varlığı olan insanın ve devrilmelerin ( hareketlerinin üzerinde yoğunlaşması, ayrıca etimolojik olarak bu imajı da verebilmesidir. Bu bağlamda Kinantrometrist, insanı pek yönden ölçüp değerlendirerek, fizik yönünden karakteristik farklığını arama çalışmaları ile uğraşır. Bu uğraşı bireysel karakteristik ve nitelikler ile yetinmez, bunların toplum içindeki ve toplumlar arasındaki zaman ve yer farklılaşmasını da kapsar. İkinci olarak “Kinantropometri” taşıdığı anlam içinde insan biyoloji ve fiziki antropolojiyi birlikte içermektedir.

   

       Geçmişte beden eğitimi ile spor ve rekreasyon çevrelerinde daha çok antropometri ve biometri terimleri kullanıla gelmekteydi. ( De Nayer, 1956 ). Fakat biometri ve antropometri karakteristik olarak insan vücut yapısı üzerinde kısmi çalışmaları içermektedir. Weiner ve Lourie ( 1969 ) ‘ de insan biyolojisi çalışmalarında antropometri teknikleri kullanılarak bir dizi vücut ölçümleri yapmışlardı. Biometri ve antropometri ise gerçekte çok daha büyük bir içeriğe sahiptir.

   

        İngiliz matematikçi Karl Pearson, biyolojik farklılıkların bilimsel ölçümünün ve inceliksel karşılaştırmasının yapılabilmesi için biometriyi geliştirdi. Bu variasyon ve kovariasyonu araştırmak için korelasyon tekniğini kullandı. Kinantropometrik araştırma uzun bir geçmişe sahip olmakla birlikte terim olarak çok yenidir.

 

          Kinantropometri deyimi ilk kez bir başlık olarak Ross ( 1972 ) tarafından Begian joumal  Kinanthropologie ‘de kullanılmıştır. Konu, ilk kez 1976 ‘da olimpik bilimsel kongrenin gündemine alındı; iki yıl sonra da Leuven ‘de yapılan Kinantropometri kongresinde bilim alanında gerekli gördü.

 

         Kinantropometri ‘nin bilimsel bir disiplin olarak tanınması 1984 Olimpiyatları bilimsel kongresinde gerçekleşti. Dünya çapında bir terim olarak ilk kez bu kongrede benimsenmiştir.

 

         Artık, beden eğitimi ve spor çevresinde biometri ve antropometri terimleri yerlerini kinantropometriye terk ediyorlardı. Beden eğitimi alanında kinantropometri, insan vücut yapısının ve sportif performansının sayısal ölçümü ve değerlendirilmesi konularını kapsayacak biçimde kullanılmaya başlandı.

 

         Ross ve Borms ( 1980 ) bu bilimsel disiplini insan yapısı ve hareketleri arasındaki ilişkiyi araştıran bir disiplin olarak tanımlanmıştır.

 

        Büyüme ve gelişim, egzersiz, performans ve beslenme konularına açıklık getirmek amacıyla insan vücudunun boyutları, biçimi, proporsiyonu, komposizyonu, olgunlaşması ve kaba motor fonksiyonları üzerindeki çalışmalar Kinantropometri ‘nin konular arasında yer alırlar. Sporcuların yapısal statülerini belirlemek, daha önemlisi büyüme ve gelişme farklılıklarını, çeşitli dönemlerdeki antrenman etkilerini objektif açıdan değerlendirmek ve bu disiplinin çalışma alanın içine girer. Bu yönüyle, Kinantropometri ‘nin anatomi ve fizyoloji arasındaki incelik ve netlik belirleyen bir alan üzerine oturduğunu söylemek gerçeğe uygun düşer.

 

     Kinantropometri ‘nin içeriği ve ilişkileri ağaşıda yer alan tablo -1’

 

TABLO - 1

 

 

KİNANTROPOMETRİ

 

TANIMLAMA

 

AYRINTILAR

 

Kinantropometri

 

İnsan Çalışmaları

 

HAREKET

 

EBAT              

KOMPOZİSYON

İNSAN

 

ŞEKİL

GROSS FONKSİYON

ÖLÇME

 

PROPORSİYON OLGUNLAŞMA

UYGULAMA

 

İLGİ ALANLARI

 

BÜYÜME

 

TIP

 

ANTREMAN

 

EĞİTİM

 

PERFORMANS

 

DEVLET

 

BESLENME

 

 

 

 

 Beden eğitimi ve spor alanında kinantropometrik çalışmalar kısaca şu şekilde özetlenebilir;

·        Vücut yapısı kamponentleri; vücut ölçüleri, proporsiyonlar, form, kompozisyon ve fiziksel olgunlaşma.

·        Fizik özellikleri; kuvvet, esneklik, sürat, denge, koordinasyon gibi nöro-motor ve kardio-respiratuar özellikler.

·        Fiziki aktivite düzeylerinin ölçümü; günlük fiziki aktivite ve spor becerileri.           

       İnsanlar arasındaki farklılıkların araştırılmasında kullanılan ölçümlerin, çok sayıdaki gruplar üzerinde laboratuarlar dışında ve çok süratli yapılabilmesi için kinantropometrinin, ölçüm tekniklerinin geliştirilmesi fikri benimle sendi.

 

  3-KİNANTROPOMETRİ’DE ÖLÇME TEKNİKLERİ

        İnsanın bireysel özelliklerini sayısal olarak değerlendirmek istendiğinde, geçerli ölçme teknikleri sorunuyla karşılaşmak zorunlu olur. Araştırma aracı olarak kullanılacak ölçütün ve ölçüm bazının bazı koşulları da karşılaması zorunludur.

 

                                      ANTROPOMETRİK

 

 TEKNİKLER

 

 

VÜCUT ÖLÇÜLERİ

 

BODY PROPORTIONS

 

GELİŞİM

* İSKELET

 

 * FORM

 

 * SEKSUEL

* KAS

 

 * TIP

 

 * DİŞ

* DERİ KIVRIMI

 

 * KOMPOZİSYON

 

 * MORFOLOJİK

 

 

 

 

 * İSKELET

 

   4-KİNANTROPOMETRİ ARAŞTIRMALARDAN ÖRNEKLER

     Antropometrik teknikler, normal büyüme ve gelişim aşamalarında olduğu gibi, antrenmanın fiziki özellikleri üzerine etkisi ve spor branşları arasındaki fizikle ilgili farklılıkları değerlendirme gibi değişik amaçlarla kullanılabilirler. Burada farklı açılardan yapılmış araştırmalardan yalnızca birkaçını örnekleyeceğiz.

      Belçikalı matematikçi ve gökbilimci adolphe queteletin çok iyi bilinen büyüme ile ilgili araştırmalarını, Belçika’da birçok büyüme çalışmaları izlemiştir. Geleneksel alarak Belçika gençliğinin fizik performansını belirlemeyi amaçlayan bedensel uygunluk araştırmaları yapılmaktadır. Bu çalışmalar; 6–13 yaş çocukları üzerinde hebbelick ve borms (1975), 12–20 yaş erkek üzerinde ostyn ve arkadaşları (1980), 6–18 yaş kızlar üzerinde simons ve arkadaşları (1989), tarafından yapılmış bulunuyor. Kısmen kemper ve arkadaşlarının ( 1974) çalışmalarından güç alarak, bovenerdt ve arkadaşları (1980), 12- 18 yaşlar ve leyten ve arkadaşları da (1982), 9- 11 yaşlar üzerinde araştırmalar yapmışlardır. Bu araştırma gruplar, fiziksel performans kapasitesinin bireysel büyüme ve gelişimini incelemek için longitudinal çalışmalar yapmışlardır.

       Kanada (1976), Belçika (1978) , Birleşik Amerika (1984) ve İngiltere’de (1986) yapılan 4 sempozyumun bildirilerinde araştırma konularının çeşitli alanlara yayıldığı görülüyor. Bouchard ve arkadaşları ( 1980) , iskelet genişlik ve uzunluklarının aynı genler tarafından kontrol edildiği sonucuna vardılar. Daha önce 1968 Meksika olimpiyatlarına katılan sporcuların somatik ölçümleri arasındaki ilişkiler Carter (1978) tarafından incelenmişti. Aynı zamanda somatik ölçümler için referans değerleri verilen 1265 sporcunun incelenmesi yapılmış bulunuyordu.

       Pauwels (1978), 12- 19 yaş erkek çocuklarının hentbol topunu atış hızı ile somatik, motor komponentler arasındaki ilişkiyi araştırdı. 13 -15 yaşlarında somatik ve motor ve komponentler %64- 70 rol oynarken.16- 17 yaşlarda %35- 50 rol oynamaktaydı. Bu farklılık yaşı büyük alanların daha iyi hareket koordinasyonuna sahip olmalarına bağlandı.

       Rarick (1980) bir seri araştırmalardan sonra, motor özelliklerdeki unsurların normal ya da mental engelli kız ve erkeklerde benzer olduğunu vurgulamıştır. Motor performans; yaşa, cinsiyete ve entelektüel kapasitelere bağlı olarak değişir. Rarick, bu bulguların beden eğitimi programları için çok önemli olduğunu ileri sürmüştür.

       Renson ve arkadaşları (1980) somatik farklılıkları ele alarak, babanın sosyo-profesyonel statüsü, yerleşim yerinin durumu, aile büyüklüğü, etnik grup ve spora katılım gibi bir dizi sosyo-kültürel faktörün motor yeteneklerle olduğu kadar somatik ölçülerle de ilişkisi olduğunu belirtmiştir.

       Sheffer ve herron (1978), vücut volümünü tahmin için iki stereometrik kamera kullandılar. Stepnicka (1986), 20 yıllık çalışmalrını özetlerken somatotipin, motor ve sportif verim için bir ön koşul olduğu konusu üzerinde önemle durdu.

       Tıbbi tekniklerin kas yapısı ve kuvveti ile ilgili alanlarda kullanılması olumlu ve yönlendirici sonuçlar verdi. Maughan (1986) böyle bir çalışması neticesinde, magnetic resonans tekniklerinin, kabul edilmiş antropometrik tekniklerin daha çok revize edilmesini sağlayacağını belirlemiştir.

        Malina (1986), literatürdeki verilen ve genç sporcuların olgunluk düzeylerini göz önünde bulundurarak biyolojik olgunlaşma derecesinin genç sporcu için önemli olabileceğini, bazı spor branşlarında belki de erken yarışma avantajları sağlayabileceğini bildirmektedir. Bununla birlikte antrenman ve yarışmanın biyolojik olgunlaşma üzerine etkisini açıklamanın da güç olduğunu vurgulanmış bulunuyor. Genç bayan sporcularda, antrenmanın etkisi ile ilgili hipotezler, hormonla seviye gibi diğer bazı etkili faktörlerin de çok iyi bilinmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Buna karşın başarılı genç erkek sporcularda da antrenman ve yarışma etkileri gözden uzak tutulmamalıdır. Antropometrik ve antrenman faktörleri, bir takım içinde pozisyon el etkiler de doğurabilirler. Soares ve arkadaşları (1986), Brezilya milli basketbol oyuncularının fiziksel uygunlukları ile oyundaki fonksiyonları arasında görülen ilişkileri araştırmışlardır.

        Bu ve bunun gibi örnekler, uygun ve yeterli ölçme tekniklerinin araştırma projelerini ne denli etkileyebileceğini sergilemeye yeterli sayılmalı. Uzun geçmişine rağmen değişik isim altında kinantropometri, daha elverişli ölçüm tekniklerinin geliştirilmesi için uğraş vermeyi sürdürüyor.

         KAYNAKLAR

       BOUCHARD, C,DEMIJIAN, A, AND MAUNA, R,M,(1980).GENETIC, PLEIOTROPISMIN SKELETEL LENGTHS AND BREANTHS, IN KINANTROPOMETY II (INTERNATIONAL SERIES ON SPORT SCIENCES) (EDITED BY M,OSTYN, G.BEUNEN AND J.SIMONS) BALTIMORE; UNIVERSITY PARK PRESS.

         BOVEND’EERDT, J…KEMPER, H. AND VERSCHUUR, R.(1980),DE MOPERFITNESS TE ST. HANDLEIDING EN PRESTATIESCHALEN, HAARLEM; DE VRIESSEBOCSCH.

         BOYD, E.(1980),ORIGINS OF TEHE STUDY OF HUMAN GROWTH. SL; UNIVERSITY OF AREGON HEALTH SCIENCES CENTERFOUNDATIAN.

         BROZEK, J.(ED.).(1965).HUMAN BODY COMPOSITIAN. SYMPOSA OF THE SOCIETY FOR THE STUDY OF STUDY OF HUMAN BIOLOGY7.LONDAN; PERGAMON.

         CARTER, J.E.L.(1978).ANTHROPOMETRIC PROFILES OF OLIMPICS ATHLETES AT AEXICO CITY. IN BIOMECHANICS OF SPORTS AND KONANTHOPOMETRY(EDITED BY F.LANDRY AND W.A.R. OR BAN),MAIAMI; SYMPOSIA SPECIALISTZ.

         DE NAYER, P,P.(1956),HANDLEIDING BIJ DE CURSUS IN BIOMETRIE, LEUVEN; LE MONITEUR.

         HEATH, B.H.AND CARTER, J.E…L(1967) AMODIRED SOMATOTY PE METHOD. AMERİCAN JOURNAL OF PHYSICAL ANTROIOLOGY 27, 57_64.

         HEBBELINCK, M. AND BORMS, J.(1975) BIOMETRISCHE STUDIEVAN EEN REEKS UCHAANMBOUWKWNMERKEN EN UCHANELIJKE PRESTATIETESTS VAN BELGISCHE KINDERN UI T HET LAGER ANDERWIJS. BRUSSEI; CENTRUM VOOR BEVELKING-EN GEZINSSTUDIEN, MINISTERE VAN VAOUKSGEZONDHEIND EN VAN HET GEZIN.

        KEMPER. H.C.G,ROS. K.SNEL, K.SPLINTER, P.TAVECCHIO, L. AND VERSCHUUR, R,(1974).INVQED VAN EXTRA UCHAMELIJKE OEFENING. AMSTERDAM; POSTHUMA EN SNABEL.

         LEYTEN, C., KEMPER,H. AND VE RSCHUUR,R. (1982) DE NORPERFITHEDSTEST. HAND LEIDING EN PRESTATTIESHALEN 9 –T/M 11-JARIGEN, HAARLEM; DE VRIESEBOCH.

         MALINA, R.M.(1986)MARURATURAL CONSIDERATIONS IN ELITE YOUNG ATHLETES. IN PERSPECTIVES IN KINANTROPAOMETRY (EDITED BY J.A.P.DAY),P.P. 29 -43, CHAMPAIGH, III. HUMAN KINETICS.

         MAUGHAN, R.J.(1986), MUSCLE STRUCTURE AND STRENGHT IN MAN. IN KINANTHROPOM ETRY III (EDITED BY T.REILLY, J,BORMS),PP.39 -52 LONDON; E&F.N.SPON.

         OSTYN, M.SIMONS, J.BEUNEN, G. RENSON, R. AND VAN GERVEN, D.(1980) SOMATIC AND MOTOR DEVELOPMENT OF BELGIAN SECONDARY SCHOOL_BOYS, NORMS AND STANDARDS, LEUVEN; LEUVEN UNIVERSITY PRESS.

         PALUWELS, J.(1978). THE RELATIONHIP BETWEEN SOMETICDEVELOPMENT AND MOTORA BILITY, AND THROWING VELOCITY IN HANDBALL FOR SECONDARY SCHOOL STUDENTS. IN BIOMECHANICHS OF SPORTS AND KINANTHROPOMETY ( EDITED BY, F. LANDRY AND W.A.R.AOBAN), MIAMI: SYMPOSIA SPECIALISTS.

         RARICH, G.L.(1980) THE FACTOR STRUCTURE OF THE MOTOR DOMAIN MANTALLY RETADERD CHIDREEN AND ADOLESCENTS. IN KINANTHROPOMETY II(INTERNATIONAL SERIES OF SPORT SCIENCES 9)(EDITED BY M,OSTYN, G. BEUNEN AND J. SIMONS), BALTIMORE; UNIVERSITY PARK PRESS. S.

         RENSON, R. BEUNEN, G. BE WITTE, L. OSTYN, M. SIMONS. J. AND VAN GERVEN, D.(1980). THE SOCIAL SPECTRUM OF THE PHYSICAL FITNESS OF 12–19 YEAR OLD BOYS.

         IN KINANTHROPOMETRY II (INTERNATIONAL SERIES OF SPORT SCIENCES 9)(EDITED BY M.OSTYN, G. BEUNENAND J.SIMONS), BALTIMORE; UNIVERSITY PARK PRESS.

         ROSS. W.D. AND BORMS, J.(1980) KINANTHROPOMETRIE, WETENSCHAPPENLIJKE INTERFACE VAN MENESELJIKE STUCUUREN FUNCTIE, GENEDSKUNDE EN SPORT 13,34_6.

         SHEFFER, D.B. AND HERRON, R.E.(1978)BODY VOLUME DISTRI BUTIONUSING BIOSTEREOMETRICS. IN BIOMECHANICA OF SPORTS AND KINANTROPOMETY (EDITED BY F. LANDRY AND W.A. R. ORBAN) MIAMI; SYMPOSIA SPECIAULIST.

         SHELDON, W.H. DUPERTUIS. S.W.& MICDERMOTT, E.(1954),ATLAS OF MEN . NEWYORK: HARPER.

         SIMONS, J.BEUNEN, G,RENSON R,CALARESSENS, A, VAN REUSEL B,AND LEFEVRENJ,(1980) .GROWTH AND FITNEES OF REMISH GIRILS, HKPSPORTS CIENCE MONOGRAPH SERIES. CHAMPAIGN, III. HUMAN KINETICS.  

          SOARES, J. DE CASTRO MENDES, O. NETO C.B. AND MATSUDO, V.K.R.(1986) PLAYERS FITNESS CHARACTERISTCS OF BRAZILIAN NATIONAL BASKETBALL TEAMAS RELATED TO GAME FUNTIONS. IN PERSPECTIVES IN KINANTROPOMETYRY (EDITED BY J.A.P.DAY),PP. 127-33, CHAMPAIGN,III.; HUMAN KINETICS.          

         STEPNICKA, J.(1986) PHYSIQUE, CHARACTER AND DISEASE; ACONTEMPORARY APPARA ISAL LANCET,2,635–637.

         TANNER, J.A.N.(1981),A. HISTAORY OF THE SDUDY OF HUMAN GROWTH. CAMBBRIGE; UNIVERSITY PRESS.

         WEINER. J,S,ANAD LOURIE, J.A. (1969).HUMAN BIALAGY, A GUIDE TO HELD TRODS. PHILADEPHIA; DAVIS.

   

Yayına Hazırlayan : Sabri ŞİMŞEK